BEREKETLİ GÜNLER

Konya Ovası nda uzun yıllardır hasreti çekilen kar, çok şükür yaklaşık 20 gündür aralıklarla yağışı ile sadece ovadakilerin değil tüm Türkiye nin yüzünü güldürdü.

Ölçümler sonucu metrekareye düşen yağış miktarı uzun yıllar ortalamasının çok üstünde.

Şimdiden söylemesi biraz erken olur ama Nisan ve Mayıs yağışları da böyle olursa Konya Ovası yine Türkiye nin tahıl ambarı ünvanına kavuşur.

Yağışlar aynı zamanda arazinin ekim planlamasını da yaptırır.

Böylece yeterli ürünü alan köylü eskiden olduğu gibi hayvancılığa da yönelir.

Ata sözlerinin tecrübeye dayanan boş sözler olmadığı bir kez daha kendisini gösterdi.

Tarımla ilgili “Ekici ol, bilici olma” şeklinde bir atasözü vardı.

Şimdi o söz, gerçek oldu.

Kuraklık tehdidi endişesiyle hububat ekimi yapmayanlar yoğun kar yağışının ardından dizlerini dövercesine pişmanlıklarını dile getiriyorlar.

Bu fakirin moderatörlüğünde Kanal 42 de yayınlanan ‘Tarladan Sofraya programında çiftçilere; “ Konya Ovasının yağış rejimi değişti. Hububat ekimini ‘geleneksel ekim döneminden biraz ileriye kaydırdın” şeklinde önerilerimiz olmuştu.

Geçen yıllarda yağışın az olmasına rağmen geç ekim yapanlar tohum yeşermesinde ve rekoltede büyük sorunlar yaşamadılar.

Bu yıl ise yine Kasım ayının ortalarında ekim yapanlar kendilerini şanslı görüyorlar.

Sonucu Allah bilir.

Ama bir kez daha görüldü ki; “Ekici ol, bilici olma” atasözü gerçek oldu.

ŞAHİN DEN GÜZEL CEVAP

Kar yağışı ile başladık öyle devam edelim.

Bereketli günler dedik ya.

Kar yağışının yoğun olduğu geçtiğimiz hafta içerisinde Selçuk Üniversitesi Kampüsü ndeki öğrencilerden Rektör Mustafa Şahin e sosyal medya üzerinden “Hocam kar yağışı çok fazla. Kampüs buz. Finallere kolu, bacağı kırıp gireceğiz bu gidişle. Öğrencileri yerden topluyoruz. Tatil yok mu?” isteklerine Rektör Prof.Dr. Mustafa Şahin in sosyal medya hesabından verdiği “Çok şükür düşsek de, düştüğümüz yerden millet olarak kalkarız evelallah” cevabı çok hoş karşılanmış.

İNCİRLİKTEN GİDERLER

Bereketli günlerden biri de ABD nin İncirlik üssünden defolup gitmesi isteğinin kamuoyunda yaygınlaşması.

Bilindiği gibi Türkiye nin ‘Fırat Kalkanı Harekatı içerisinde yer alan El- Bab operasyonun da söz verildiği halde ABD nin de içinde bulunduğu koalisyon güçleri tarafından hava desteği verilmez olmuştur.

Bu kalleşliğin ardından İncirlik üssü kamuoyu tarafından sorgulanmaya başlanmıştır.

Daha önceki yazılarımızda ABD destekli terör örgütlerinin Türkiye nin huzurunu ve güvenini hedef aldığını yazmış, fitne merkezinin de ‘İncirlik Üssü olduğunu ima etmiştik. Hatta yazının son bölümünde “Terörist avı kadar İncirlik Üssü'nün fitne merkezi olmaktan çıkarılması da geleceğimiz için çok önemlidir” sözleri ile şu notu dikkatlere sunmuştuk.

“Türkiye İncirlik Üssü nü ABD lilere kapatma konusunu ilk defa gündeme getirmiyor. 1974 te Kıbrıs Barış Harekatı nın ardından Amerikan Kongresi nin ‘Türkiye ye yapılan silah satışlarının ve verilen askeri kredilerin durdurulması kararı nı alması üzerine; 9 Şubat 1975 te Milli Savunma Bakanlığı bir açıklama yapmış ve ABD nin yardımı kesmesi halinde, ülkedeki Amerikan üslerinin kapatılabileceği uyarısında bulunmuştur. Buna rağmen ABD 5 Şubat 1974 te silah satışını durdurur ve askeri yardımı askıya alır. Dönemin hükümeti 25 Temmuz 1975 te Bakanlar Kurulu kararı ile ABD ile yapılan ‘1969 Ortak Savunma ve İşbirliği Anlaşması nı fesheder. Söz konusu karar ile Türkiye deki bütün ortak savunma tesisleri faaliyetlerinin, İncirlik ortak savunma tesisinin münhasıran NATO görevi saklı kalmak kaydıyla, 26 Temmuz 1975 tarihinden itibaren durdurulduğu ve faaliyeti durdurulan tüm tesislerin Türk Silahlı Kuvvetleri nin tam denetim ve gözetimine devredildiği açıklanır. ABD nin 6 Ekim 1975 te bu baskı karşısında ambargoyu kaldırmasının ardından üslerin yeniden kullanımına izin verilir.

Kısaca Amerika içerden sağladığı destekle bu üsten bize hep zarar vermeye çalışmıştır.

Bugünlerde yine buna şahit olmuşuzdur.”

Bereketli günlerin sürmesi dileğiyle Allah a emanet olun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet TURAN Arşivi