Dünya Çölleşmeyle Mücadele Günü…

Dünya Çölleşmeyle Mücadele Günü…
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarımın yüzde 98’inin toprakta yapıldığına işaret ederek, “Binlerce yılda oluşan toprağın gelecek nesillere sağlıklı ve temiz bir şekilde bırakılması...

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarımın yüzde 98’inin toprakta yapıldığına işaret ederek, “Binlerce yılda oluşan toprağın gelecek nesillere sağlıklı ve temiz bir şekilde bırakılması herkesin görevidir” dedi.

Bayraktar, bu yıl aynı güne denk gelen Toprak Bayramı ile Dünya Çölleşmeyle Mücadele Günü dolasıyla yaptığı açıklamada, bitkilere durak yeri ve besin kaynağı olan toprağın önemine işaret etti. Yaşamın kaynağı olan toprağın tükenebildiğini ancak yeniden üretilemeyeceğini belirten Bayraktar, “Bir Afrika atasözünde denildiği gibi bu topraklar atalarımızdan miras değil, gelecek nesillerin bize emanetidir. Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak istiyorsak, toprağa ve çevreye özen göstermeliyiz” diye konuştu. Tüm ülkelerin toprağı koruyan politikalar izlemesi gerektiğini vurgulayan Bayraktar, “Toprağa ve tarıma hizmet kutsaldır. Toprak için yapılan her mesai, insanlık adına faydalı bir iştir” ifadelerini kullandı.

Topraktaki organik madde azlığı sorunu-

Topraktaki organik madde düzeyinin tarımsal üretimi etkileyen en önemli faktörlerden biri olduğunu belirten Bayraktar, Türkiye topraklarının yüzde 76’sının organik madde bakımından yetersiz olduğunu bildirdi. Toprağa can veren organik maddelerin her geçen gün azaldığını belirten Bayraktar, şöyle devam etti:

“Toprak hassas bir terazi gibidir. Aldığınızın karşılığını tekrar toprağa vermeniz gerekir. Organik madde çoğalırsa toprakta canlılık ve buna bağlı olarak verimlilik artar. Organik madde azalırsa verimlilik azalır. Organik maddelerin yok olduğu topraklar, zaman içinde kullanılmaz hale gelecektir. Organik madde yok olursa, topraktaki canlılar da yok olur. Bu şartlarda toprak ölür. Ölü bir toprakta, bitkiler ve ölen tüm canlılar mikroorganizma faaliyeti olmadığı için çürümez, parçalanma olmaz. Neticede doğanın dengesi bozulur. Türkiye’nin toprak yönetimi açısından en önemli sorunlarının başında topraktaki organik madde seviyesinin yetersizliği gelmektedir. Tarımda sorun yaşamamak için topraktaki organik madde seviyesi yükseltilmelidir.

Ekolojik olarak hassas olan alanlarımızda başta bitki örtüsünün tahribi ile tabii dengenin bozulması, toprak ve ana materyalin aşınmasına yol açmaktadır. Bu durum Konya, Iğdır illeri ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere Türkiye’nin bütün bölgelerinde arazi bozulumuna ve çölleşmeye sebep olmaktadır.

Ülkemiz, iklim koşulları, yer şekilleri, toprak özellikleri, bitki örtüsü ve insan etkileşimi gibi nedenlerle ‘Dünya Çölleşme Tehlikesi Haritasında’, ‘çölleşmeye fazla duyarlı’ ülkeler arasında yer alıyor. Bu nedenle ülkemizde çölleşme ile mücadele ve kuraklığın etkilerini azaltmada acil tedbirlerin alınması zorunludur.

Ayrıca miras yoluyla küçülerek parçalı halde olması ekonomik olarak tarımsal faaliyet yapılmasını güçleştirmekte ve önemli miktarda tarım arazisinin tarımsal faaliyetlerinin dışında kalmasına sebep olmaktadır. Tarım arazilerinin daha verimli kullanımı için sadece parçalanmanın önüne geçilmesi değil parçalanmış arazinin birleştirilmesi, ekonomik kazanç elde edilecek büyüklüğe ulaştırılması da gereklidir. Bu konuya özen gösterilmeli ve toplulaştırmanın hızlanarak devam ettirilmesi sağlanmalıdır.”