Tokgöz, "Tarım ve hayvancılık politikası çökmüştür"

Tokgöz, "Tarım ve hayvancılık politikası çökmüştür"
Saadet Partisi Sarayönü İlçe Başkanı Ziya Tokgöz, yaklaşmakta olan "Tarım ve hayvancılık alanında değerlendirmelerde bulundu. Mevcut uygulamaların, tarım ve hayvancılık sektörlerinde sorunları kangren halini getirdiğini anlatan...

Saadet Partisi Sarayönü İlçe Başkanı Ziya Tokgöz, yaklaşmakta olan "Tarım ve hayvancılık alanında değerlendirmelerde bulundu. Mevcut uygulamaların, tarım ve hayvancılık sektörlerinde sorunları kangren halini getirdiğini anlatan Tokgöz, yanlış bir destekleme politikası yürütüldüğünü söyledi.

Üreten çiftçi cezalandırıldı

Türkiye'nin tarım ve hayvancılık alanında kendi kendine yetebilecek ender ülkelerden olmasına rağmen ithalat havuzunda boğulduğunu kaydeden Togöz, "Tarım ve hayvancılık için hükümet birçok destek veriyor. Bunu inkâr edemeyiz. Ancak, bu kadar desteğe rağmen niçin hala buğday ve et ithal eden ülke konumundan kurtulamıyoruz? 2019'a kadar ne kadar buğday, arpa, mısır, pirinç ya da kaç baş hayvan veya kaç ton et ithal edileceği Bakanlar Kurulu Kararı ile ilan edildi. Bu kabul edilebilir değil. Çıkarılan kararnameler çiftçiyi cezalandırıyor. 27 Haziran kararnamesi ile canlı hayvan ithalatında gümrük vergisi yüzde 135'ten yüzde 26'ya düşürüldü. Kırmızı ette yüzde 225 ile yüzde 100 olan gümrük vergisi yüzde 40'a düşürüldü.  Yüzde 130 gümrük vergisi olan 3 üründen; buğday yüzde 45'e, arpada yüzde 35'e ve mısırda yüzde 25'e indirildi. Ve ne yazık ki bu kararlar, tam çiftçi buğday ve arpayı hasat ettiği bir dönemde alındı. Fiyat düştü. Çiftçi emeğini zararına satmak zorunda kaldı. Üreten çiftçi cezalandırıldı." dedi.

Türkiye'yi dünya şampiyonu yapacaklar!

Mevcut uygulamaların Türkiye'yi tamamen üretimden koparacağını savunan Tokgöz, "29 Temmuz'da iki kararname daha yayınlandı. İlkinde, Et ve Süt Kurumu'na gümrüksüz yani sıfır gümrükle 90 bin ton kırmızı et, 500 bin büyükbaş ve 475 bin küçükbaş olmak üzere 975 bin baş canlı hayvan ithalat yetkisi verildi. Ve yine kararnamede, Toprak Mahsulleri Ofisi'ne 750 bin ton buğday, 700 bin ton arpa, 700 bin ton mısır ve 100 bin ton pirincin yine sıfır gümrükle ithalat yetkisi verildi. Geçen yıl 20 bin küçükbaş hayvan ithal edildiği açıklanmıştı. Et ve Süt Kurumu'na 475 bin küçükbaş hayvan ithalatı için yetki verildi. Bu ithalatın tamamı gerçekleşirse küçükbaş hayvan ithalatında yüzde 2 bin 375 artış olacak. Kararnameye bu sayıları yazanlar Türkiye'yi üretimden tamamen koparmak mı istiyorlar? Et ve Süt Kurumu'na verilen 90 bin tonluk kırmızı etin karşılığı 304 bin baş hayvana denk geliyor. Yani, toplamda Et ve Süt Kurumu'na 1 milyon 279 bin baş canlı hayvan ithalat yetkisi veriliyor. Bu ithalat gerçekleşirse canlı hayvan ithalatında Türkiye, sadece Avrupa'nın değil dünyanın da şampiyonu olacak." şeklinde konuştu.

Böyle giderse üretici sıfırlanacak

Verilerin, tarım ve hayvancılık politikalarında yaşanan çöküşü yansıttığını ifade eden Tokgöz şöyle konuştu: "Böyle giderse, enflasyon değil çiftçi ve üretici sıfırlayacak. Türkiye polemik siyasetinden dolayı gerçek gündemine bir türlü dönemiyor. Gerçek gündemimiz çöken ekonomidir. İşsizlik gerçeğidir. Artık sürdürülemeyen iç ve dış borçtur. İşte Türkiye'nin gerçek meselesi üreten değil, tüketen ekonomi modeli olmuştur. Bitirilen tarım, yok edilen hayvancılık ülkemizin asli gündemi olmalıdır. En başta söylediğimiz gibi, üreticiye verilen birçok farklı destek var, ama bu desteklerin şekli yanlış. Bugüne kadar bu desteklerle sorun çözülememiş bilakis kangren halini almıştır. Asıl çözüm, ürüne destek verilmeli, tarım ve hayvancılığın sürdürülebilir olması için, üreticinin ürünü değerinde alınmalıdır."