Şendemir A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Şen abinin çayını içtik.

Yahu amma da geziyorsun diyeceksiniz.

Anadolu da ‘boş oturandan çok gezen daha iyidir’ derler ya.

Biz de Anadolu çocuğu olduğumuz için bu sözü uygulamaya çalışıyoruz.

Mustafa Şen abi en az 40 yılını sanayi ve ticarette geçirdiği için bu iki alanda başarılı olma konusundaki görüşlerini sordum.

Birlik ve beraberlik dedi.

Danışma ve dayanışma dedi.

Kalifiye eleman yetiştirme dedi.

Küçük işletmelerle avunma dönemi geçti ‘Büyüme’ dedi.

Markalaşma dedi.

Dış pazarlara açılma.

Her parçayı ben yapacağım anlayışından vazgeçme.

Montaj ve pazarlamaya ağırlık verilmeli dedi.

“Hiç düşündük mü Dünya bankaları bankada duran paradan masraf alır ne duruyor bu para çalışması lazım der. Bizde ise çalıştırma yatsın bu memleket kalkınmasın diye faiz ödenir. Herkes zam derdinde üretim artırma derdinde olan var mı Bir beraber olmazsak güç birliği yapmazsak sonumuz dilencilik olur iyi düşünelim” dedi.

Aile şirketlerine öyle bir laf söyledi ki; dikkate almamak mümkün değil.

“Babayla birlikte şirketi kurmuşlar. İyi de çalışmaya başlamışlar. Üretim de yapıyorlar.

Ama bir bakıyorsun huzursuzluk başlamış.

Niye?

Hepsi yönetici. Hepsi işi en iyi biliyor.

Kimse burnundan kıl aldırmıyor.

Sonrası malum.

Koskoca tesis dağılmaya başlıyor.

Kurumsallaşma çabası olmalı.

Herkes yerini bilmeli

Böylece asırlık işletmeler oluşturulmalı.”

Ülke olarak ta birlik beraberliği çok ihtiyacımız var diyerek bir hikaye anlatıyor.

Kaplumbağaya sormuşlar:

"Buradan karşı köye ne kadar zamanda gidersin?.."

Kaplumbağa cevap vermiş:

"Yağmuru, çamuru, rüzgarı, inişleri, yokuşları hesap ettim...

Üç günlük yol ama ben altı günde giderim..."

Altı gün geçmiş...

Ama kaplumbağa karşı köye gelememiş... Aramışlar taramışlar, yolun yarısında bulmuşlar kaplumbağayı...

"️Hayrola?.." demişler...

"Üç günlük yolu altı günde bile gelemedin?.."

Kaplumbağa cevap vermiş:

"️Sormayın arkadaş!.. Yağmuru, çamuru, inişi, yokuşu hesap ettim de ayağımıza çelme takacakları hesap edemedim... Ne zaman hızla ilerlemeye başlasam tutup ters çevirdiler..."

Ülkemiz için de, şirketlerimiz içinde için de her şeyi çok iyi hesap etme devri başladı.

Bir adım atmayız. Atanlara da çelme takmaya çalışırız.

Bunları belki biliyoruz ama tam uygulamıyoruz derim.

Hiç geç kalmış sayılmayız.

Çünkü ülke olarak ta, şehir olarak ta birlik ve beraberlik ile markalaşmaya çok ihtiyacımız var.