Geçmişten günümüze "Sarayönü"

Geçmişten günümüze "Sarayönü"
Antik epigrafik malzemeler ışığında Sarayönü çevresinin sosyo-kültürel durumu (3)Sarayönü ve çevresinde tespit edilen bazı meslekler ve ünvanlarSarayönü ve çevresindeki yazıtlardan derlenen meslek adları ve unvanlar bu bölgenin...

Antik epigrafik malzemeler ışığında Sarayönü çevresinin sosyo-kültürel durumu (3)

Sarayönü ve çevresinde tespit edilen bazı meslekler ve ünvanlar

Sarayönü ve çevresindeki yazıtlardan derlenen meslek adları ve unvanlar bu bölgenin geçmişte ne kadar köklü bir medeniyete ev sahipliği yaptığının birer kanıtlarıdır. Günümüzde bile bu bölgede göremeyeceğimiz archiatros, aurarios, zographos, ietros ve tekton gibi meslekler Eskiçağ da Sarayönü ve çevresinde bulunmaktaydı. Bu tür meslekler ve ünvanlar bölgedeki ekonomik gelişmenin ve düzenin de ne kadar güzel sağlandığını ve sağlam temellere dayandırıldığını göstermektedir. Ladik ve çevresinde tespit edilen bazı meslek gruplarının yine aynı yerde bulunan bir “Zanaatkarlar Levhası”nda yer alması bu insanların örgütlü bir biçimde çalıştıklarını ve bir birlik oluşturduklarını da göstermektedir. Bu çevrede tespit edilen mesleklerden ve unvanlardan birisi olan agoranomoslar pazar yerlerinin güvenliğini sağlarken uiatorlar mübaşirlik görevlerini yerine getirerek adalete yardımcı olmaktaydılar. Apeleutheros, doulos, threptos, threpsas, oikonomos, patronus ve syntrophos gibi kavramlar kölelik müessesesinin ne kadar yaygın ve sıradan olduğunu kanıtlayan terimlerdir. Aşağıda listelenmiş unvan ve meslekler Sarayönü ve çevresinde yaşamış insanların sosyo-kültürel durumlarını daha iyi anlamamıza yardımcı olacaktır.

Agoranomêsas ágoranomḗsas - Agoranomos: Antik Grek şehirlerinde seçimle işbaşına gelen ve maaşını muhtemelen kamu hazinesinden alan resmi görevli insanlara verilen bir unvandır. Bu kişi pazar yerlerini kontrol eden “Pazar müfettişi” konumunda idi. Agoranomoslar pazar yerlerinde ellerinde bir kırbaçla dolaşarak kurallara uymayan yabancıları (vatandaş olmayanları) cezalandırabilmekteydiler. Bu görevliler pazar yerinde bulunan tapınaklara da göz kulak olmaktaydılar. Bu unvandan bahseden bir mezar steli Kurşunlu da bulunmuştur.

Ápeleútheros (-ra): Apeleutheros özgürlüğüne kavuşmuş olan bir köleye denmektedir. Bu kavramda eski kölenin onu azat eden sahibi ile ilişkisi devam etmektedir. Yine kölelikle ilgili bir kavram olan “exeleutheros”da köle ile sahibinin hiçbir bağlantısı kalmamaktadır. Apeleutheros olan bir kişi evlenip çocuk sahibi olabilmekte ancak çocuğunun köleliği ise devam etmektedir.

Archiatros: Archiatros, imparatorların başhekimi olarak görev alanlara verilen bir terimdir. Bu unvan sadece bir kişiye değil aynı zamanda imparatorların seçkin hekimlerine de verilmekteydi. Bu unvanın görüldüğü yazıt Çeşmelisebil de tespit edilmiştir.

Archôn: Yönetici ve efendi anlamlarına gelen Grekçe bir kelimedir. Sık sık da özel devlet görevlisi unvanı olarak da kullanılmıştır. “Monarşi” gibi “yönetmek kökünden gelmektedir.

Aúrários: Aurarios, kuyumcu demektir. Kunderaz da bu mesleği yapmış birisinin yazıtı bulunmuştur. Aurariosun yazıtta geçmesi bölgede o dönemde altın madeninin olabileceğini de göstermektedir.

Uiator: Mübaşir anlamında kullanılan bir kelimedir. Bu unvan Yağcıoğlu nda bulunmuş bir bomos üzerinde yer almaktadır.

Decurialis: On kişiden oluşan erkek veya asker grubuna denmektedir. On ailenin oluşturduğu birlikler için de kullanılmaktadır. Bu unvan Yağcıoğlu nda bulunmuş bir bomos üzerinde uiator ünvanı ile beraber yer almaktadır.

Doúlos: Doulos “köle” yerine kullanılan bir kelimedir. Kölelik genelde anlam itibari ile kişinin kendi isteğiyle olmamaktadır ancak kişinin kendi rızasıyla köle olabileceği durumlar da bulunmaktadır. Örneğin; Doulos terimi Hıristiyanlığın ortaya çıkmasından sonra havariler ve peygamberler ile özdeşleşmiş bir terim haline gelmiştir. Tüm bunlara ek olarak “doulos” Phrygia-Pisidia arasındaki sınır hattında yaşayanlar tarafından da kullanılan özel bir isim olarak da karşımıza çıkmaktadır. Doulos terimini içeren yazıtlar Sarayönü ve Akşehir de bulunmuştur

Építropos: Epitropus, bir şahsın mesuliyetinin emanet edildiği kişi veya kişiler anlamında kullanılan bir terimdir. Attika hukukuna göre yetim çocukların hamisi olarak görev yapanlara denmektedir. İki tür “epitropus” bulunmaktadır: 1- Genellikle çocuğun akrabaları arasından seçilen ve ölmüş babanın isteği ile görevlendirilen kişilerdir. 2- Velinin belirttiği bir kişinin olmadığı durumlarda arkhon bu unvana en uygun kişiye karar vermekte ve korumacı olarak o kişiyi atamaktadır. Eğer bu görevi alacak bir akraba yoksa arkhon tüm vatandaşlar içinde korumacı olarak birisini görevlendirebilir. Yasal olarak korumacıların bir sayısı bilinmektedir. Epitropusların görevleri ilgili kişilerin bakımı, eğitimi ve korunmasıdır. Bu kişilerin haklarının aranması, mallarının yönetimi de bu kişiye aittir. Bu görev, vesayeti alınan kişinin 18. Yaşına basması ile son bulur. Böyle bir mesuliyetin verildiği kişiye Sinanlı da rastlanmıştır.

Zṓgraphos: Canlı varlıkların portresini yapan ressama verilen bir addır. Sinanlı da bulunan bir kapı taşının alınlığında bu meslekten bahsedilmektedir.

ThreptÏŒs: Threptos birkaç anlama gelebilen bir eskiçağ terimidir. Efendisinin evinde büyümüş çocuklar, ebeveynleri tarafından yetiştirilmesi için başka ailelere verilen çocuklar, terkedilmiş ve onu bulan ebeveynler tarafından yetiştirilen çocuklar hep “threptos” olarak adlandırılmaktaydı. Bu tanımlara uyan çocuklara Kunderaz, Ilgın, Akşehir, Yukarıağzıaçık, Aziziye, Bağlıca, Sülüklü ve Kadıoğlu nda bulunan yazıtlarda rastlanmaktadır.

Threptra: Çocukların, ailelerine kendisini yetiştirdiği için ödediklerine denmektedir. Bu terimin geçtiği yazıt Durgut ta bulunmuştur.

Thrépsas: Threpsas terimi evinde köle olarak doğan bir çocuğu yetiştirene, bebekken terkedilen bir kişiyi himayesine alıp büyütene veya bir işi veya beceriyi öğrenmesi için kendisine verilen özgür doğmuş çocukları yetiştiren meslek sahibi kişilere verilen bir addır. Sarayönü ve çevresinde bu terimin geçtiği 5 adet yazıt bulunmuştur. Bunlar Hacılar da iki adet olmak üzere, Koçaş, Sinanlı ve Kadıoğlu nda bulunmuştur.