İHH Sarayönü Lübnan’a gitti

İHH Sarayönü Lübnan’a gitti
Lübnan’a giden İHH Sarayönü Temsilciliği ekibi, Filistin mülteci kamplarını ziyaret ederek, ihtiyaçların giderilmesi noktasında yapılan çalışmaları yerinde inceledi.Ziyaretlerine Perşembe günü Sayda bölgesinde bulunan mülteci...

Lübnan’a giden İHH Sarayönü Temsilciliği ekibi, Filistin mülteci kamplarını ziyaret ederek, ihtiyaçların giderilmesi noktasında yapılan çalışmaları yerinde inceledi.

İHH Sarayönü Lübnana gitti

Ziyaretlerine Perşembe günü Sayda bölgesinde bulunan mülteci kampları ile başlayan İHH Sarayönü temsilciliği, Sayda Belediye Başkanı ile kamplarda yaşayan mülteciler için 364 koli erzak kolisi dağıttı. Bölgede daha önce açılan pratik kız sanat okulundan mezun olan öğrenciler için ise tanesi 300 Euro’yu bulan 17 adet dikiş makinası dağıtıldı. Aynı gün Aynel Halva mülteci kampına da ziyaretlerde bulunan İHH Sarayönü, bu bölgede ise 100 adet gıda kumanyası ve 3 adet tuktuk (hem insan hem yük taşıyan iş makinası) dağıttı.

Cuma günü ziyaretlerine El-Bass kampından başlayan İHH Sarayönü temsilciliği, bölgede bulunan mültecilere 100 adet kumanya ve 3 adet tuktuk dağıttı. Sabra Şatilla kampında, daha önce projesi onaylanan 500 evin aydınlatılma projesini yerinde inceledikten sonra, Cumartesi günü Bekaa bölgesi ziyaret edilerek 3 adet tuktuk dağıtımı yapıldı.

İHH Sarayönü temsilcisi Mustafa Salman Öztürkçü, Lübnan’da 1948 yılından beri var olan Filistinli mültecilerin kamplarını yerinde inceleme fırsatı bulduklarını söyledi.

İHH Sarayönü Lübnana gitti

Amaçlarının buradaki mültecilere balık yemeyi değil, balık tutmayı öğretmek olduğunu kaydeden Öztürkçü, şöyle konuştu:

“Hedeflerimiz doğrultusunda İHH Sarayönü-Ladik ve Kadınhanı temsilciliği olarak 10 adet tuktuk ve 17 adet dikiş makinasını bölgeye getirdik. Burada sanat okulundan yeni mezun olan kardeşlerimiz var. Dikiş konusunda oldukça eğitimliler, yaptıkları elbiseleri ürünleri satarak gelir elde etme fırsatı yakaladılar. Bir kez daha gördük ki, bu kamplarda yaşayan kardeşlerimiz Lübnan hükümetinin umurunda değil. Hem yardımcı olmuyorlar, hem de belirli meslekleri yapmalarına izin veriyorlar. Örneğin doktor olmaları yasak.

Burada gerçekten hayat şartları oldukça zor. İnsanlar bizleri gördükleri zaman, yeleklerimizde bulunan Türk bayrakları sayesinde bizleri alkışlıyorlar. Bir kez daha ülkemle, vatanımla gurur duydum. İHH olarak yardım yaptık tamam gibi bir anlayışımızda mevcut değil. Koordineli çalıştığımız gruplarla yapılan yardımların takibini sağlıyoruz. Amacımız günün birinde bölge halkının kendi kendine yetebiliyor hale gelmesi. Aksi takdirde burada yaşayan kardeşlerimizin yarınları yok. İHH dışında ayrıca devletimize, Afad’a ve Kızılay’a da yardımları için ayrıca canı gönülden teşekkür ediyorum.