Hacer DAĞBAKAN

Hacer DAĞBAKAN

Kaybolan!

Geçen yazımda “Kaybolan değerler dükkanı” açmak lazım demiştim.

Hangi değerlerimizden, ne için vazgeçtik?

Komşuluk diye bir değerimiz vardı, şimdi komşumuz kim bilmiyoruz.

Misafir habersiz gelirdi, “müsaitseniz akşam size geleceğiz” diye önden çocuk gönderirdi en habercisi.

Şimdi komşuya değil, kendi çocuğunuzun evine habersiz gidemiyorsunuz.

Aile olma değerini unuttuk. Kardeş olmayı, anne olmayı, baba olmayı evlat olmayı, akraba olmayı,   aile birliğini unuttuk.

Çocuğun dersi var, sesiz ortamda ders çalışmalı, eve kimseyi kabul edemem diye, matematiği fiziği iyi.

Hayat bilgisi, kimyası zayıf çocuklar yetiştirdiniz. Çocuklara küçük krallıklar yarattınız.

Biz mahallede oyun oynardık, Elmacı dede derdik, bir dedemiz vardı. Neden elmacı dede derdik bilmem. Camiye gelirdi, her geçişinde cebinden şeker, bozuk para çıkartır hepimizin başını tek tek okşar, elindekileri verirdi ve biz hiç korkmazdık, dedelerde şimdiki, bazı dedeler gibi sapık değilmiş demek ki. (Kaybedilen ahlaki değerler!)

Kaybettiğimiz değerlerden biri de güven kimsenin kimseye güveni kalmamış.

Güvensiz bencil insanlara dönüştük. Ben ben ben üçgeninde dolaşıyoruz.

Arkadaşlar dışarıda buluşuyor, altın günü olan anneler lokantada, pastanede gün yapıyor.

Evde yapılan günlerde de evi pastaneye çeviriyorlar. Gereksiz gösterişlere takıldık. Sofralara dertsiz örtüler serdik, sofrada oturanların dertlerini dinlemedik.

Değerlerimizi bir anda kaybetmedik

Habis bir ur gibi sinsi sinsi yerleştirdik içimize.

Yapılan haksızlığa sesiz kalarak, kötülüklerin üstünü örterek, bana ne herkesten, her şeyden herkesten önemli olan Benim.

Gizli bir narsisizmi besledik içimizde...

Devir eski devir değil teknoloji çağı.

Her şey bir tık yakınımızda, bu yakınlık uzaklaştırmamalı bizi birbirimizden.

Eskisi olmayanın yenisi olmaz.

Değerler bir bir kaybolurken, sen ne yapıyordun bir kere kendini sorgula!!!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hacer DAĞBAKAN Arşivi