Konya Ovası'nda obruk sayısı 2 bin 600'ü geçti

Konya Ovası'nda obruk sayısı 2 bin 600'ü geçti
Konya Ovası'nda, yer altında zamanla çözünen kireç taşlarının boşluk oluşturması ve zeminin çökmesiyle bu yılın ilk 9 ayında 16 obruk meydana geldi.İç Anadolu havzasında kullanımı her geçen yıl daha da artan yer altı...

Konya Ovası'nda, yer altında zamanla çözünen kireç taşlarının boşluk oluşturması ve zeminin çökmesiyle bu yılın ilk 9 ayında 16 obruk meydana geldi.

İç Anadolu havzasında kullanımı her geçen yıl daha da artan yer altı sularının çekilmesi ve toprağın yer altına çökmesi sonucu meydana gelen obrukların sayısı, yapılan son araştırmalara göre 2 bin 600’ü geçti.

Konya'nın Karapınar, Sarayönü, Cihanbeyli, Yunak, Kulu, Kadınhanı ilçelerinde obrukların oluşumu her geçen gün daha da artıyor. Obruk oluşan bölgelerde araştırma yapan AFAD ve Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü, obrukların oluşumu ve alınabilecek önlemler hakkında çalışmalar yapmaya devam ediyor.

Bu yıl Konya Ovasında 16 obruk oluştu. Bunların bir bölümü Karapınar bölgesinde bir bölümü de daha kuzeyde, Sarayönü, Cihanbeyli, Kulu ve Yunak ilçelerinde oluştu.

Oluşan yeni obruklarla Ovada obruk sayısı 2 bin 600’ü geçti.

 

Yer altı su seviyesi düştükçe obruklar artıyor

Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, obruk oluşumunun temel nedenlerinin önlenemeyeceğine dikkati çekerek, jeolojik faktörler ve yer altı sularının azalması ile kuraklığın da obruk oluşumunda etkili olduğunu dile getirdi.

Obrukların sıklıkla görüldüğü Karapınar'da yoğun şekilde yer altı su kullanımı olduğunu vurgulayan Arık, şöyle konuştu:

"İklimsel afet yaşıyoruz. Burada çok su tüketen bitkilerin üretimi devam ediyor. Suya talep çok fazla. Hem yağış azlığı hem de suyun fazlaca kullanılmış olması yer altı su seviyesindeki oynamaları artırıyor. Geçtiğimiz yılla bu yıl arasında yer altı sularında asgari 10 metrelik bir düşüm var. Havza içerisinde yer altı su seviyesi düşmeye devam ediyor. Bu da tabi ki obruk oluşumunu tetikliyor."

 

"İnsan hayatı ve canlı yaşamı için tehdit"

Arık, obrukların 2000'li yıllardan önce daha yüksek kotlarda oluştuğunu belirterek, "O zaman yer altı seviyesi daha yüksekti. Tarımsal alanlarda, yerleşim yerlerinde, önemli kara ve demir yollarının yanında, enerji nakil hatlarının olduğu bölgede obruklar oluşuyor. Artık yerleşim alanlarının içinde de oluşmaya başladı. Evlere, yapılara zarar verebiliyor. Hatta Karapınar bölgesinde bir camiye de zarar verdi. Dolayısıyla artık insan hayatı ve canlı yaşamı için tehdit haline geldi." ifadelerini kullandı.