ÖZE DÖNÜŞ

Dervişe sormuşlar “Dünya nedir, toprak nedir” diye.

Cevap vermiş. “  Ömrün boyunca hep topraktan aldığını yersin. Ama bir gün toprakta seni yer”

Ömrümüz toprak.

Hayatımız toprak.

Bilgisayar Çağı, Teknoloji Çağı, Uzay Çağı.

Hepimizin dilinde.

Belki de övünç kaynağı.

Bu çağlar, kan ve gözyaşı üreten, insanı üretmeden tüketime yönlendiren, gıdaları hormonlarla harmanlayarak canlıların genlerini bozan ve İnsanlığı yiyen yıllar olarak tarihe geçecek.

Virüsler, sağlın hastalıklar ve sağlıksız besinler bizi öze dönmeye zorluyor.

Hem de vakit kaybetmeden, siren sesleri ile ‘Ata tohumları ile gıdada öze dönün” diye uyarıyor.

Doğayı felakete sürükleyen, kanserojen tehlikesi yayan üretime el koyun diye çağırıyor.

Bu tehlikeyi hepimiz görüyor ve hatta konuşuyoruz.

Harekete geçenler yok mu?

Var.

Bunlardan birisi de Sarayönü Belediyesi Başkanı Nafiz Solak.

Projeye de; Selçuk Üniversitesi Sarayönü Meslek Yüksekokulu Tohumculuk Programı Dr. Öğretim Üyesi Hayati Akman hoca ile birlikte yürütülüyor.

Öncelikli olarak sebzede ‘Ata tohumları’ toplanarak üretime başlanacak.

Nasıl olacak diye başkan Solak’a sorduk:

“Sarayönü Belediyesi ve Üniversite İş birliği ile farklı kurumlar ve yerel yetiştiricilerden elde edilen kaynağı belli olan tohumlar çoğaltılarak halkımızın kullanımına sunmayı hedefliyoruz. Bu sayede yerel ata tohumlarımızın ülke bazında da yaygınlaştırılması amaçlanmaktadır.

Ata tohum seferberliği kapsamında diğer bölgelerden elde edilen tohumlar yanında özellikle bölgemizin iklim şartlarına uyum sağlamış tohumlar, şimdilerdeki ticari ürünlerde bulunmayan kalite, tat, lezzet, aroma bakımından atalarımız tarafından yıllardır seçilmiş tohumlardır.

Yani bu projeyle eski tatlara kavuşmayı amaçlamaktayız.  Bu nedenle, bir vatandaşlık görevi olarak, bir köşede saklanmış veya halen üretilen ata tohumların gelecek nesillerimize ulaştırılmak üzere Sarayönü Belediyesi’ne teslim edilmesini vatandaşlarımızdan önemle istirham ediyorum” dedi.

Hatta konuşmasına şöyle devam etti.

Maalesef bilinçsizce veya kimyasal ilaçlarla, sadece yüksek verim amaçlı üretilebilen ve marketlerde yerlerini alan ticari çeşitler sağlığımızı gün geçtikçe daha fazla etkilemektedir. Halkımıza teslim edilecek ata tohumların bahçelerde hayvan gübresi gibi organik gübrelerle yetiştirebilecek olması bu tohumlardan elde edilen ürünlerin beslenmemizdeki faydalarını daha da artıracaktır.

Temin ettiğimiz ata tohumların antioksidan, vitamin, element vb. içerikler yönüyle analizleri yapılacak, kendi içerisinde ilgili özellikler yönüyle sağlımız içen en faydalı olan yerel çeşitleri halkımızla buluşturulacaktır.

Projede ata tohumların muhafaza edilmesi ve elde edilen ürünlerin özel satış noktalarında halkımızla buluşturulması da planlanmış.

Başlamak işin yarısıdır. İnşallah hızlıca sonuca gidilir.

Ata tohumlarının kokulu ve sulu sebzelerini çok özledik.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet TURAN Arşivi