ÜLKELERİ TANIMAK

Korona virüsü ülkelerin tek değil, ‘küresel’ olduğunu, sınırların bir anda aşıldığını gösterdi.

Özellikle ekonomide kendisini daha çok gösteren küresellik, bizim gibi engin hoşgörülü halka, her zaman komşularımız dahil diğer ülkeleri tanıma fırsatını canlı tutuyor.

İç savaşın durdurulmadığı, milyonlarca insanların ülkelerinde çaresiz bırakıldığı Suriye ve Libya da Türkiye’nin kardeşlik duygusunun ağırlığıyla bu akan kanı durdurmaya çalışması İsrail, Rusya ve Fransa gibi ülkelerin yanında Mısır, BAE ve Suudi Arabistan ‘ı çok rahatsız etti.

Bu ve bunlar gibi ülkelerin insan hakları ve demokrasi söylemlerinin sadece ‘laf’ olduğunu hayran kitleleri de görmüş oldu.

Demek oluyor ki; Türkiye’nin dışındaki ülkelerin çoğunluğu kardeş kavgası çıkarttıkları Irak, Suriye, Libya, Yemen, Sudan, Somali de kan akması için ellerinden gelen desteği esirgemiyorlar.

Türkiye Suriye ye yardım elini uzattı. Elinin ulaştığı yerlerde insanlara huzur geldi. Türkmeni, Arabı, Kürdü hepsi rahat bir nefes aldı.

Bu insanların huzurunu bozmak için bütün dünya var gücüyle terörü besliyor.

Türkiye Libya ya yardım elini uzattı.

Aynı durum orada da devam ettiriliyor. Akan kanının durmaması için masum halkın iş makinalarıyla gömüldüğü toplu mezarlar bile o ülkelere insanlık dersi vermiyor.

Mısır da olduğu gibi Suriye ve Libya’da da darbeciler iş başında tutulmaya çalışılıyor.

Tarihte olduğu gibi Türkiye yine tek başına hepsine meydan okuyor.

Yunanistan gibi, Mısır gibi zavallıların oluşturduğu öncü sesler, rahatsızlıkların habercisi.

Biz kimlerin ne olduğunu bir daha gördük.

Suriye de yarısı çıkmıştı. Şimdi Libya da hepsi iyice ortaya çıktı.

BM’nin tanıdığı, halkının istediği Libya Ulusal Mutakabat Hükümeti Türkiye’nin desteği ile akan kanın durmasına çaba sarf ediyor. İşgal edilen yerleri teker teker geri alıyor.

Halkın barış içinde yaşamasına engel teşkil eden iki noktaya daha operasyon yapacağız demesiyle öncü ses Mısırdaki Sisi  “Hayır” diyor. Ardından BAE ve Suud da Sisi’ye destek veriyor.

Neresi orası.

Sirte ve Cufra.

Terörün beslendiği yerler.

Libya’nın halkı buraların temizlenmesini istiyor.

Öncü ses Sisi, "Sirte ve Cufra kırmızı çizgidir" diyor.

Yani kanın akması için bizler elimizden geleni yaparız mesajını veriyor.

Sirte ve Cufra Libya da barış ve huzur için niye önemli?

Çünkü Başkent Trablus'un güneydoğusundaki Cufra Hava Üssü, Libya’nın petrol limanlarının kontrolü kadar ülkenin tamamının darbeci Hafter milislerinden temizlenmesi için stratejik bir askeri nokta olarak değerlendiriliyor.Libya’nın en önemli gelir kaynağı olan petrolün ihracatının kontrolünün sağlanması için Cufra’nın ele geçirilmesi gerekiyor. Temenhent ve Burak eş-Şatı hava üslerine giden ikmal yollarının kontrolü bakımından da Cufra önem arz ediyor. Askeri uzmanlar stratejik bir konuma haiz Cufra’da kontrolü sağlayabilmek için önce Sirte kentinin Hafter milislerinden temizlenmesi gerektiği konusunda hemfikir.

Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter milislerinin eline 2017 yılında geçen Cufra Hava Üssü’nde halen Rus uçakları ve Rus güvenlik şirketi Wagner’a ait paralı askerler bulunuyor.

ABD Afrika Kuvvetleri Komutanlığı’nın (AFRICOM) verilerine göre, Cufra Üssü’nde halen Rus yapımı 14 adet MiG-29 savaş uçağının yanı sıra Sukhoi-24 bombardıman uçakları da mevcut.

Rus yapımı Pantsir hava savunma sistemlerinin yer aldığı üste, Wagner’in paralı askerleri arasında Ukrayna ve Sırbistan uyruklu savaşçılar da konuşlu.

Hafter milisleri Sudan ve Çad gibi Afrika ülkelerinden getirdikleri paralı askerleri burada topluyor ve kısa süreli bir eğitimin ardından ülkenin batısındaki cephelere Libya ordusuna karşı savaşmak üzere gönderiyor.

Darbeci halkının düşmanı Hafter bitiyor. Kardeş kanını destekleyen Fransa gibi ülkeler şimdi Sisi’yi öne sürüyor.

Kendilerinin cesareti olmadığı için son yıllarda çok acayip silah alımı yapan Mısır ordusunu savaşmaya zorluyorlar. Sisi tuzağa düşerse Mısır halkı bu oyunu bozar. Sisi’nin de sonu olur.

Mısır halkı darbeci Sisi’ye destek veren ülkeleri tanıyor. Irak, Suriye ve Libya halkı da kardeş kanının akmasını isteyen ülkeleri yakından tanıdı.

Gerçek dost ve kardeşlerinin Türkiye olduğunu da anladılar.

Umuyoruz ki bu süreçte içimizdeki hayranlar da, bu ülkeleri tanımışlardır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet TURAN Arşivi