Üretici taban fiyat bekliyor
Konya Ovası’nda üretim bereketi yaşanıyor. Geçen yıl açıklanan alım fiyatından memnun olan Konya çiftçisi, ekim alanını artırdı. Gözler, bu yıl açıklanacak fiyata çevrildi. Bahar yağışlarıyla mutlu olan, rekoltenin yüksek olacağını öngören üretici, 2023 alım fiyatının da memnun edici oranda olmasını bekliyor.
Çukurova ve Urfa, buğday ve arpada kısa bir süre sonra başlanacak ilk hasada hazırlanırken, üreticiler taban fiyatların açıklanarak belirsizliğin kaldırılmasını bekliyor.
Sarayönü MYO Eski Müdürü SÜ. Öğretim Görevlisi Süleyman Soylu, Türkiye’de ilk buğday ve arpa hasadının Çukurova’da ve sonra da Şanlıurfa’da kırmızı mercimek, arpa ve buğday hasadına yavaş yavaş başlanacağını söyledi.
Hasada çok az bir süre kalmasına rağmen Tarım ve Orman Bakanlığı ve TMO’nun henüz buğdayın, arpanın ve kırmızı mercimeğin hangi fiyatla alınacağını açıklamadığını kaydeden Soylu, bu belirsizliğin üreticiyi endişelendirdiğini belirtti.
Üreticinin bölgede yaşanan deprem ve sel felaketinden etkilendiğini, üretim maliyetlerinin de çok yüksek olmasıyla beraber çiftçinin üretim yapamayacak bir noktaya geldiğini kaydeden Soylu, şöyle devam etti: “2023 yılı sulu koşullarda ekilen 1 kg durum buğdayın tahmini üretici satış fiyatı 12.39 TL, 1 kg ekmeklik buğdayın üretici tahmini satış fiyatı 11.29 TL, kuru koşullarda ekilen 1 kg arpanın üretici tahmini satış fiyatı 9.39 TL, sulu koşullarda ekilen 1 kg kırmızı mercimeğin üretici tahmini satış fiyatı 25.27 TL, kuru koşullarda ekilen 1 kg kırmızı mercimeğin üretici tahmini satış fiyatı 20.79 TL olmalıdır.
Üreticinin beklentisi açıklanacak taban fiyatın girdi maliyetlerinin üstünde olmasıdır. Bitkisel destekleme fark ödemeleri arpa buğdayda en az 20 (Kr/kg) mercimekte 100 (Kr/ kg) destek artırılarak ödenmesi gerekiyor”.
Soylu, buğdayda yılda 35 milyon ton, arpada 10 milyon ton, kırmızı mercimekte 500 bin ton üretmek isteniyorsa GAP’ı, DAP’ı, KOP’u ve DOKAP’ı bitirip, tarımsal sulama enerji maliyetlerini ve diğer tarımsal girdi maliyetlerini düşürüp destekleme politikalarını havza bazlı olarak düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
(Duran ÇÖLCÜ)
