“Veresiye hepimizi zorluyor”

“Veresiye hepimizi zorluyor”
Esnaf köşesinin bu haftaki konuğu Yörükoğlu hırdavatın işletmecilerinden Ramazan Küçükkuşçu. İşte Ramazan Küçükkuşçu’nun hayatı ve düşünceleri:1976 Kadınhanı doğumluyum. Ben bir yaşındayken babam buraya taşınmış....

Esnaf köşesinin bu haftaki konuğu Yörükoğlu hırdavatın işletmecilerinden Ramazan Küçükkuşçu. İşte Ramazan Küçükkuşçu’nun hayatı ve düşünceleri:

1976 Kadınhanı doğumluyum. Ben bir yaşındayken babam buraya taşınmış. İlkokul ve ortaokulu burada okudum. 1990’da babam hırdavat dükkanı açtı. Bende okuldan sonra 1995’te babamla birlikte çalışmaya başladım. Babam eskiden briket keserdi. Birikeçti İsmail diye tanınırdı. Briket kesme işleri bitip hazır brikete dönünde briketçiliği bıraktı. Bu işe en yakın sektör hırdavat olduğu için hırdavat dükkanı açmaya karar vermiş. O zamandan bu zamana hırdavat ve inşaat malzemeleri satıyoruz. 2005 yılında küçük kardeşim Yasin’de okulu bitirip bizimle çalışmaya başladı. 2010 yılında nakliye sektörüne de girdik. 2-3 yıl önce babam işin ağırlığını bize bıraktı. Ben dükkanda duruyorum. Kardeşimde nakliye aracını kullanıyor.

Esnaflığın en büyük sıkıntısı veresiye. Bizim sektörde veresiye çok olduğu için sermaye olarak zorluk çıkarıyor. Müşteride paramızın kaldığı çok nadir oluyor. Gelende alacaklarımız geliyor ama dönüşler uzayabiliyor. Vade uzayınca da sıkıntı yaşıyoruz. Birde yekün tutan bir sektör. Bunun dışında zorlandığımız çok fazla bir konu yok. Sipariş geliyor elimizde varsa yükleyip götürüyoruz. Yoksa temin ediyoruz. Hırdavat ve inşaat malzemesi satmanın en güzel yönü ise bayatlama, akma, kokma gibi sıkıntıların olmaması.

TOKİ bizim işleri çok fazla etkiledi. Sarayönü’nde inşaat yok desek yeridir. Son TOKİ köylerdeki inşaatları bile etkiledi. Herkes TOKİ’ye geldi. Parça, onarım, tadilat işleri geliyor sadece şu aralar. Milletin parasını TOKİ çekiyor. Gerekenden çok fazla yapıldı. İhtiyaç kadar yapılsaydı keşke. Her önüne kelene daire verildi. Bunun yanında ekonomik krizde çok etkiledi. İnsanların alım gücü çok düştü. Sadece biz değil bütün esnaflar sıkıntı yaşıyor.

Sarayönü’nde iş potansiyeli olmadığı için insanlar buradan gidiyor. Özellikle gençler burada kalmak istese bile kalamıyor. İş yüzünden birçok gitmek zorunda kalıyor. Konya’ya yakın olmak esnaf açısından kötü. Altında arabası olan peşin parayla gidip Konya’dan ihtiyacını alıyor. Buranın esnafından da genellikle veresiye alışveriş yapılıyor. Konya’ya yakın olmanın avantajı malzeme bittiğinde çabuk temin edebilmek ve ilçede bulunamayacak imkanlara ulaşabilmek. Şehre uzak olsan ilçemiz daha çok gelişebilirdi. Bir mala ihtiyaç olduğunda esnaf bulundurmak zorunda kalır ama Konya’ya yakın olduğumuz için yoksa vatandaş gidip Konya’dan alıyor. Bu yüzden esnaf en çok satılan malları elinde bulunduruyor.