BAL artık kulüplere zulmediyor

BAL artık kulüplere zulmediyor
Dokuz sene önce amatör futbola farklı bir hava katacağı düşünülerek yarı profesyonel bir lig gibi kurulan Bölgesel Amatör Lig'de, kulüpler artık mali yükün altından kalkamaz durumuna geldi. Yıllar geçtikçe bu ligin amatör...

Dokuz sene önce amatör futbola farklı bir hava katacağı düşünülerek yarı profesyonel bir lig gibi kurulan Bölgesel Amatör Lig'de, kulüpler artık mali yükün altından kalkamaz durumuna geldi. Yıllar geçtikçe bu ligin amatör futbola faydadan çok zarar vermeye başladı gözler önüne serilirken, son yıllar işler tamamen çığırından çıktı. İşkenceye dönüşen ligde kulüplere, şampiyon olmak veya küme düşmemeye çalışmak şeklinde sadece iki seçenek sunuyor. Bu iki seçeneğin dışında başka bir seçenek sunmayan lig, futbol heyecanını zulme dönüştürdü. Parasal gücü ne olursa olsun kulüpler için işkence ligi halini alan Bölgesel Amatör Lig'de, afaki paralara yapılan transferler, kulüpleri her geçen gün uçuruma biraz daha sürüklüyor. Havaya giden büyük paraların ligi olan Bal'da, transfer ücretleri artık profesyonel liglerle yarışıyor. Bal liginin varacağı son nokta merak konusu.

Sarayönü Belediyespor'un dokuz yıldır mücadele ettiği ve onuncu sezonunu geçirmeye hazırlandığı Bölgesel Amatör Lig, her geçen yıl daha büyük bir bataklığa dönüşüyor. Bölgesel Amatör Lig'in ağına düşen kulüpler, futbolcuların sömürgesi haline geldi. Durumun bu hali almasında şuursuzca transfer yapan ukala kulüpler başrolü oynadı. Ligin ilk kurulduğu yıllar en iyi oyuncunun 30-40 bin liraya transfer edilebildiği ligde, artık bir transfer için 200 bin liranın üzerinde paralar verilmeye başlandı.

İller ve ilçeler arasındaki tatlı rekabeti, para ve güç savaşına dönüştüren ligde iş öyle bir hal aldı ki artık birbirine düşman kulüpler ve taraftarlar oluşmaya başladı. Bir amatör maçta bile karşı takım seyircisinin gelmemesi için İl/İlçe kurulları tarafından güvenlik endişesi veya bahanesiyle rakip takım taraftarına seyirci yasakları uygulanır oldu. TFF, Bal’da oluşan sorunlara her yıl pansuman ile çare olmaya çalışıyor. Fakat bu, sorunların çözülmesi yerine dağ gibi büyümesine sebep oluyor.

Kulüpler mali bataklıkta

Adı amatör olan fakat profesyonel liglerden daha fazla para harcanması gereken ligde kulüplerin geliri yok; gideri çok. Bu durum kulüplerin ikiye ayrılmasına neden oluyor. Belediye/kurum takımları ve diğerleri. Büyük belediyeler ve büyük kurumların tarafından yönetilen kulüplerin hegemonyası altında olan Bal'da parası olmayana yer yok. Bir de statünün azizliğine uğrayan takımlar var. Kontenjanı düşük olan bazı illerin yerel liginde her sene şampiyon olmasına rağmen Bal'daki takımı geçemediği için yerel lige hapsolan takımlar bulunuyor. Bir kulübün lige tutunabilmesi için en az 500-600 bin lira harcamayı gözden çıkarması gerekiyor. Şampiyonluk isteyen takımlar için bütçe 4-5 milyon lira dolaylarında geziyor. Tüm bu harcanan paraların ise hiç bir karşılığı bulunmuyor.

Yönetimler dilenciye dönüştü

Bölgesel Amatör Ligde kulübün parası az ise yönetici olmak ayrı bir maarifet isteyen iş oluyor. Belediye takımları maddi yönden rahat oluyor. Fakat bu Sarayönü gibi küçük ilçe belediyeleri için geçerli değil. Özellikle turizm bölgelerinde sorumluluk alanında yüzlerce beş yıldızlı oteli bulunan belediyeler, maddi yönden sıkıntı yaşamadığı gibi transfer piyasasının da aşırı derece de yükselmesine neden oluyor. Bu durum kurum takımları için de geçerli. Belediye takımı olmayan kulüpler için sıkıntılar daha da fazla. Düzenli olarak geliri olmayan kulübü yönetmek bir çok sıkıntıyı da beraberinde getiriyor. İhtiyaç duyulan parayı toplayabilmek için didinen yöneticilerin dilenciden farksız hale geliyor. Bu sıkıntıları bir nebze çözen kulüpler ligde tutunmaya çalışıyorlar. Yoksa alt liglere düşüyor.

Her şey oyuncuların insafında

Bölgesel Amatör Lig'in en büyük problemlerinden bir tanesi ve en önemlisi de futbolcular üzerinde bağlayıcılık olmaması. Resmi bir sözleşmenin yapılamadığı ligde, her şey karşılıklı güvene ve söze dayanıyor. Oyuncuların insafına kalan kulüplerin, futbolcular üzerinde hiç bir yaptırımı bulunmuyor. Sezon öncesi veya devre arası bir takım ile anlaşan futbolcu, canı istemezse veya daha yüksek veren bir takım bulursa başka takıma elini kolunu sallayarak gidebiliyor. Bazı art niyetli oyuncular, bu durumu bir nevi dolandırıcılığa çeviriyor. Bir takımla anlaşıp peşinatını alan oyuncu, aldığı parayı geri ödemeden başka takıma kaçabiliyor. Bunu iş edinip sezonda dört beş kulüp gezen oyuncular bile bulunuyor. Büyük umutlar bağlanarak, büyük paralarla alınan oyuncuların istediği gibi at koşturabilmesi kulüplere büyük sıkıntılar yaşatıyor. Öte yandan belirlenen hedeften uzaklaşan kulüpler de genel olarak futbolculara ödemeyi vaat ettiği ücretin tamamını ödemiyor. Resmi sözleşme uygulamasının olmaması kulüp için de futbolcular için büyün problemlere neden oluyor.

Lobisi güçlü olan gidiyor

Bölgesel Amatör Ligde mücadele eden takımlar arasında yaygın olan bir görüş de lobilerin olduğu varsayımı. Gerçekte böyle bir şey var mı; yoksa şehir efsanesi mi? Bal'da lobi olduğu bir gerçek. Bu kadar mücadelenin yaşandığı bir ligde, lobi çalışmaları, doğrudan veya psikolojik baskı uygulamaları kaçınılmaz hale geldi. Spora, güçlü iş adamları, siyasetçiler, valiler ve kaymakamlar bile karışır duruma geldi. Günün şartlarında takımın kendi menfaati neyi gerektiriyorsa onun lobisi oluyor. Bunun bire bir örnekleri, sezon içinde birçok kez yaşandı. Herkesin hafızasını kısa bir şekilde yoklaması örnekleri hatırlamasına yardımcı olacaktır. Bu hatırlamalar bile her takımın kendi lobisi çerçevesinde olacaktır.

Statü can yakıyor

Bölgesel Amatör Lig statüsü öyle bir statü ki her takım kendi canının derdine düşüyor. Birçok takım sezona başlarken şampiyonluk parolasıyla başlıyorlar. Sezon başlayıp ilerleyen haftalarda şampiyonluktan kopan takımlar bu seferde kümede kalmak için yarışmaya başlıyor. Takımlar öncelikle son ikide kalmamak için mücadele ediyor. Son ikiden kurtulduktan sonra bu seferde il barajı mücadelesi başlıyor. İl barajını da geçtikten sonra gelecek sezon Bal’da mücadele etmeyi hak ediyor. İl barajını geçemeyen doğrudan yerel lige düşüyor. Ya da yerel ligden gelen takımla baraj (Play-Out) maçı oynuyor. Galip gelen Bal'da kalıyor. Mağlup olursan Bal’a veda ediyor. Şampiyonluğa oynayan takımlara gelince bu takımlarında büyük şikayetleri bulunuyor. Bir sezon boyunca birçok güçlükle sürdürdükleri şampiyonluk mücadelesini şampiyonlukla tamamladıkları zaman her şey bitmiyor. Bir de Play-Off maçları oynuyorlar. Bunca sıkıntının yaşandığı Bal liginde işin sonunun nereye varacağı merakla bekleniyor.