ÇÖZÜM BULMALIYIZ

Köşemizden paylaştık.

Hepimiz her konuda ‘asabi olduk’ dedik. Hele trafikte magandadan da öteyiz diyerek edebe ve ahlaka sığmayan davranışlarda bulunanların çoğaldığına dikkat çektik.

“Geçmiş yıllarda yaya trafiğini bırakın, araç trafiğinde bile sürücülerin bir birine saygısı görülmeye değerdi. Bir birine yol verenlerin araç içinde beden hareketi ile teşekkür edişlerini bir görmeliydiniz; sadece iki araç sürücüsünü değil, kavşakta veya güzergahta bulunan tüm araç sürücülerini rahatlatırdı” diyerek de o gün yaşananları örneklendirdik

“Şimdi araçların içi de, insanların asık suratı gibi kimse kimseye gözükmüyor. Bırak yol vermeyi, önündeki aracı sıkıştırmaktan vaz geçmiyor.

Kavşakta rölantide mi seyretmek istersiniz? Önce korna sesleri, ardından el kol işaretleri ile birlikte küfürlü kavgalı saniyeler başlamıştır.

Ne oluyoruz?

Nereye gidiyoruz?

Bilen varsa açıklasın.

Bu ne ya?

Böyle bir toplumun yarını nasıl planlanacak?

Özledik artık tebessüm dolu yüzleri.

Özledik artık neşe dolu sözleri.

Hem de çok özledik. Hatta hepimiz özledik. “ diyerek yaşanan ve yaşanacak olumsuzlukların uyarısını da yapmıştık.

Öyle de oluyor.

İstanbul Pendik te yaşanana bakınız. İki kişi içinde hamile bir bayanın olduğu araç sürücüsüyle tartışıyor. Bayanın hamileyim diye seslenmesine aldırmayıp aracı tekmeliyorlar. Bu ne öfke.

Üstelik bu kişiler esnaf.

Hata yapılmış olabilir. Ama aracın aynası kırılıncaya kadar, kaportası tekmeleninceye kadar şiddete başvurmak hangi mantıkla, neyle izah edilebilir.

Bu tür olayların onlarcası her gün her yerde yaşanıyor.

Trafikte yaşanıyor, sokakta yaşanıyor, adliye önünde yaşanıyor. Evlerde yaşanıyor.

Anlaşılan insani duygularımız körelmiş.

Belki de köreltilmiş.

O zaman cezalar caydırıcı olmalı. Hele hele içinde hamile bir bayanın olduğu, çocukların olduğu araç sürücüleri ile kavga edenlerin hapis dahil cezası ağır olmalı.

Konya da bunlar yaşanıyor mu?

Son yıllarda yaşanıyor.

Yaşı 70’e gelmiş Gonyalılara asık suratlı oluşumuzu sordum.

Onlarda şunları söylediler.

Bu kadar okur- yazar yoktu. Şimdiki imkanlar hiç yoktu.

Ama Konya kardeşlikti.

“Bize gidelim, Biz de yiyelim, Biz de kalalım, Ben de para var. Sen gel hallederiz” derlerdi.

Anneler oğullarını gönderirken “Dikkatli ol, kimseye zarar verme” diye tembihte bulunurdu.

Kavga ortamı olduğunda eğer karşıdakinin eşi yanında ise “Hanımı var. Bize yakışmaz” diye oradan uzaklaşılırdı.

Şimdi Konya dahil her ilimizde, her köyümüzde her geçen gün bizi, biz yapan değerlerimizden uzaklaşıyoruz..

Sonuçta biz kaybediyoruz.

Millet olarak kaybediyoruz.

Nasıl olacak bilmiyorum ama bence bu durum enflasyondan da, ekonomiden de çok önemli.

İlgili bakanlıklar, kurumlar ve kuruluşlar, Sivil Toplum Kuruluşları acilen bu konu üzerinde çalışma başlatmalılar.

Yarın çok geç olabilir.

Demedi demeyin.

HAYIRLI OLSUN

Sağlık-İş Sendikası’na Konyalı Haktan Toy başkan seçildi. Olağan Genel Kurul sonucu genel başkanlığa seçilen Toy ve ekibine hayırlı olsun dileklerimizi iletiyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet TURAN Arşivi