Sarayönü’nde yerleşke adları (2)

Sarayönü’nde yerleşke adları (2)
Geçmişten günümüze Sarayönü’nde yerleşke adları (2)

Sarayönü

Yer adları dilbilim ve tarihin ortak ilgi alanına girer. Yerleşim merkezlerine verilen adların o bölgenin tarihi, kültürü, folkloru, etnografyası, coğrafyası ve bunların dildeki yansıması ile yakından ilişkisi vardır. Türkiye’de yerleşim yerleriyle ilgili en kapsamlı çalışma “Türkiye Köy Adları Üzerine Bir Deneme” adıyla Özcan Başkan’a aittir.

Makaleye konu olan Sarayönü ilçesi, konum olarak Konya’nın kuzeyinde bulunmaktadır. Yerleşim tarihi çok eskilere dayanan bölgede tarihî süreç içinde Hititler, Frigler, Persler, İskender İmparatorluğu, Romalılar ve Bizanslılar hâkimiyet sürmüş, XI. yüzyıldan itibaren de Türk toprağı olarak sırasıyla Büyük Selçuklu, Anadolu Selçukları ve Osmanlı Devletine ev sahipliği yapmıştır.

Bugün Sarayönü ilçesine bağlı başta Türkmen, Tatar, Karaçay-Malkar gibi çeşitli Türk boyları ile Çerkezlere (bir kısım yerleşimler çeşitli coğrafyalardan göç yoluyla gelen grupların oluşturduğu yerlerdir.) ait 12 köy ve 6 nahiye bulunmaktadır.

Yerleşim yerleri, adlandırma şekillerine göre çeşitli kategorilere ayrılmıştır. Sarayönü yerleşim adlarını kendi içinde başlıca iki grupta ele alabiliriz:

YAPI VE KÖKENLERİNE GÖRE SARAYÖNÜ YERLEŞİM ADLARI

Yapılarına Göre Sarayönü Yerleşim Adları

Yerleşim yerlerinden 12 tanesi isim ve sıfat tamlaması (Yenicekaya, Karatepe, Ertuğrul, Kayıören, Karabıyık, Başhüyük, Bahçesaray, Çeşmelisebil, Kuyulusebil, Kadıoğlu, Büyükzengi, Özkent); 5 tanesi türemiş (Kurşunlu, Değirmenli, Boyalı, Konar, Gözlü); 1 tanesi de basit yapılı (Ladik) isimden meydana gelmiştir.

Kökenlerine Göre Sarayönü Yerleşim Adları

Köken olarak ise 11 yerleşim yeri tamamen Türkçe (Yenicekaya, Karatepe, Ertuğrul, Kurşunlu, Kayıören, Karabıyık, Boyalı, Başhüyük, Konar, Gözlü, Değirmenli), 1 tanesi Farsça (Bahçesaray), 1 tanesi Farsça-Arapça (Çeşmelisebil), 1 tanesi Türkçe-Soğdca (Özkent), 2 tanesi Türkçe-Arapça / Arapça-Türkçe (Kuyulusebil / Kadıoğlu), 1 tanesi Türkçe-Farsça (Büyükzengi), 1 tanesi de Latince kökenlidir (Ladik).

Veriliş Biçimlerine Göre Sarayönü Yerleşim Adları

Anadolu’daki yerleşim yerlerine bakıldığı zaman Türklerin yer adlandırmalarında belli temayülleri olduğu görülür. Buna göre Sarayönü yerleşim adlarını şu başlıklar altına tasnif edilebilir:

Adını Kişi ve Boy Adlarından Alan Yerleşim Yerleri

Kişi, oymak, boy adlarının yer adı olarak kullanılması, insan ya da insan gruplarının bulunduğu ortama etkisini ifade eder. Ayrıca Türk boylarının Anadolu coğrafyasına dağılımı hakkında araştırmacılara fikir verir. Sarayönü ilçesinde kişi, oymak, boy adları ile kurulan yerleşim yeri sayısı Ertuğrul, Kayıören, Konar, Büyükzengi olmak üzere 4’tür.

Konar

1900 yılında Kırım’dan göç eden Kırım Tatarlarının kurmuş olduğu yerleşim yeridir. 1969 yılına kadar Kirlisu olan köyün ismi zihinlerde güzel hisler uyandırmamasından olsa gerek Konar olarak değiştirilmiştir.

Kayıören

1986 yılında bir afet sonucu Çankırı’nın Orta kazasının Kayıören köyünden göç eden vatandaşların oluşturduğu köydür İsminden Oğuzların kayı boyuna mensup insanların oluşturdukları yerleşim yeri anlaşılmaktadır.

Büyükzengi

Büyükzengi, Sarayönü’ndeki tarihi yerleşim yerlerinden biridir. Adından Oğuz Türkmenleri Afşar boyundan olan Zengilere mensup insanların iskân tuttuğu yer anlaşılmaktadır. Ayrıca Oğuz Türklerinin; uzun, kısa, büyük, küçük gibi cüsse adlarını da yerleşim yerlerine verdiği görülmektedir. Büyükzengi bunlardan biridir.

Ertuğrul

Köyün içinden geçen suyun bataklığa benzer bir alan oluşturmasından dolayı daha önce Çürüksu olarak adlandırılan yerleşim yerinin adı, zihinde güzel bir his uyandırmamasından olsa gerek, Ertuğrul olarak değiştirilmiştir. Neden Ertuğrul konulduğu konusunda sağlıklı bir sonuca ulaşamamakla beraber, oraya hizmeti geçen bir şahsiyetin adı olabileceği gibi iskân yerleri adlandırılırken iskân işleri ile görevli ilgilinin tasarrufuyla da bu ad konulmuş olabilir.

Adını Tabii Olgulardan Alan Yerleşim Yerleri

Yer adının belirlenmesinde kullanılan yöntemlerden biri de tabii olgulardan faydalanmadır. Tabii şekiller, çeşitli mimari yapılar bu grupta ele alınabilir. Sarayönü’nde bu şekilde oluşturulmuş (Yenicekaya, Gözlü) yerleşim yeri vardır.

Gözlü

Yer isimlerinin açıklanmasında bazen halk etimolojine başvurulup, çeşitli hikâyelerden hareketle yer isimlerinin açıklanmaya çalışıldığına şahit oluruz. Rivayete göre kasaba ismini şöyle almıştır: “Kasabanın batısından geçen Beşgöz çayı ıslah edilmeden önce sazlık ve kamışlıkmış. Köylüler su ihtiyaçlarını bu çayda karşılarlarmış. Adı geçen bu sazlıkta zamanın kanun kaçakları ve yırtıcı hayvanlar barınırlarmış. Su kenarına giden köy sakinlerine kanun kaçakları ve yırtıcı hayvanlar zarar verdikleri için nöbetleşe üç beş kişi gözcülük ederlermiş, zamanla gözcü kelimesi Gözlü ismine dönüşerek şimdiki hâlini almıştır.”

Ayrıca tabii bir olgu olarak, Beşgöz ve Buharcalı denilen yerde kaynak hâlinde yeryüzüne çıkan Beşpınar kaynak suyu çıktığı yerden 15-20 km mesafede bulunan Gözlü kasabası sınırları içinde buharlaşarak ve emilerek kaybolmaktadır. Suyun burada batarak kaybolması yine halk arasında “suyun batarak kaybolduğu yer, delik, göz” anlamında Gözlü kelimesinin türetilmiş olması ihtimal dahilindedir.

Yenicekaya

Eski, yeni, acı, tatlı, eğri, doğru, gibi çeşitli vasıf bildiren kelimeler yer adlarında kullanılabildiği gibi o yerin yapısıyla ilgili kelimelerinde yer adlandırmalarında kullanıldığı görülmektedir.

***
KAYNAKÇA

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) BİLDİRİ KİTABI

***

Mehmet YASTI

* Yrd. Doç. Dr., Necmettin Erbakan Ün., Sosyal ve Beşeri Bilimler Fak., Türk Dili ve Ed. Bölümü Öğretim Üyesi

Fatih Numan KÜÇÜKBALLI

** Arş. Gör., Selçuk Ün., Edebiyat Fak., Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Elemanı

1- Yer adları üzerine yapılan ilk çalışmaların bazıları şunlardır: Fuat Köprülü, “Oğuz Etnolojisine Ait Notlar”, Türkiyat Mecmuası, C. I, 1925; H. Nihal-A. Naci, “Anadolu’da Türklere Ait Yer İsimleri”, Türkiyat Mecmuası, C. II, 1928; F. Aksu, Isparta İli Yer Adları, Sırrı Üçer-Mesud Koman, Konya İli Köy ve Yer Adları Üzerine Bir Deneme, Konya, 1945; İshak Refet Işıtman, “Köy Adları Üzerine Bir İrdeleme”, Türk Dili-Belleten, 1945; Abdülkadir İnan, “Anadolu’nun Toponomisi ve Türk Boylarının Adları Meselesi”, Türk Dili-Belleten, 1945.

2- Anadolu’nun Türkleşme süreci ve Anadolu’da Türk varlığı ile ilgili yapılan çalışmalarda çeşitli dil verilerinden istifade edilmiştir.

Kaynak:HABER MERKEZİ