BİZİM COĞRAFYA

24 milyon kilometre kareye ulaşan bir coğrafya da idik.

Üç kıtada at koşturduk

Ecdadımız Osmanlı Devleti’nin sınırları, etki alanlarıyla birlikte devletin yüzölçümü bazı tarihçilere göre 24 milyon kilometrekareyi buluyordu.

Devlet-i Âliyye’nin etki alanı, hemen hemen tüm İslam dünyasını kapsadıktan sonra, Afrika Kıtası’nın ortalarına, Asya Kıtası’nın ise en doğu ucuna kadar uzanıyordu.

Şimdilerde söylenen Türkiye, Türkiye’den büyüktür sözünün anlamı budur her halde.

Bu coğrafya asırlarca Bizans oyunlarına sahne olmuştur.

Bu coğrafya da çok entrikalar da yaşanmıştır.

Ama aradan yıllar geçmesine rağmen halklarındaki, Müslüman Türk sevgisi bitmemiştir.

Oralara gidenlerin anlatımlarında bu özlemi ve hasreti hep duymuşuzdur.

Bizde de bu özlem ve hasret hiç azalmamıştır.

Sömürgeci batılı zihniyetin yoksulluğa ve açlığa sevk ettiği, bu sayede misyonerlerini cirit attırdığı bu ülkelerdeki halklara yardım eli yine hep bizden gitmiştir.

Yüzleri gülünceye kadar gitmeye de devam edecektir.

Mazlum coğrafya ya yardımların en fazla gittiği illerden birisi de Konya’dır.

Bu para- pul değil, yürek işidir.

Konya Karatay Belediyesi’nden emekli hekim dostumuz M. Ali Can ile bayram sohbeti yapıyorduk. Konuşmamızın arasında Kamerun’a gideceklerini söyledi.

İlk anda gezi yapacakları hissi uyandı bende.

Uzak değil mi dedim.

Yok kardeşim çok yakın dedi.

Biraz konu üzerine yoğunlaşınca meseleyi anladım.

Dört kişilik bir ekiple oluşturdukları maddi imkanla misyonerlerin musallat olduğu çocuklara yardım ve destek için gidiyorlarmış.

Ve bu ziyaretleri uzun süredir yapıyorlarmış.

Niye içe kapanık yapıyorsunuz dediğim de şunları söyledi.

Yakın çevrimizin bilgisi var. Şimdi sünnet organizasyonu için İbrahim Kısa, Doğan Soyap ile birlikte 23 Temmuz günü Kamerun’a gideceğiz. Organizasyon hazırlıkları ise Kurban da yardım götüren ve halen orada bulunan Koski'den emekli Mehmet Küçükçul'dur abimiz tarafından yapılıyor.

Finans konusunda ise Av. Mustafa Doğan ve çevremizde bulunan eşten dosttan yardım alıyoruz

Kullanacağımız ilaçlar, malzemeler ve uçak biletlerine estek vermek isteyen kardeşlerimize de bir çocuğun sünnet masrafının 300 Tl olduğunu duyurmak isterim. Ayrıca bu ziyaretlerimizde Kamerun’daki fakir Müslümanlara zekat veya sadaka göndermek isteyen kardeşlerimizin hayır yapmasına da vesile oluyoruz.

  1. Ali Can dostumuzun dikkat çektiği “Oralarda sünnet olan bir çocuk ben Müslüman oldum der ve misyonerler bunlara çok etki yapamaz ” sözleri, bizim de kim olduğumuzu hatırlatıyor her halde.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet TURAN Arşivi