Gelecek Partisi Konya İl Başkanı Hasan Ekici’nin daveti ile partisinin genel merkezi tarafından hazırlanan ‘Sürdürülebilir Tarım Üretimi Fiyat Politikası’ konulu programa katıldık.

Programın konusu çiftçilere yönelik olduğu için basın mensuplarının dışında katılımcıların tamamına yakını çiftçilerden oluşuyordu.

Biz Konyalıların tarım konusuna meyli, diğer konulara nazaran biraz daha fazladır.

Niye derseniz?

Esnafımızın, tüccarımızın, sarrafımızın, sanayicimizin ve dahi hizmet sektöründe istihdam edenimizin çoğunluğunun toprakla bağlantısı vardır.

Sarraflık yaparız ama köyde de tarlamızı ekeriz.

Sanayicilik yaparız ama köyde de büyükbaş veya küçükbaş hayvanlarımızı besleriz.

Bu örnekleri istediğiniz kadar çoğaltabiliriz.

Hatta bir kamu kuruluşunda çalışırız, ama yine de köyle bağlantımız vardır.

Hasan Ekici başkanın dediği gibi; “Konya asırlık bir tarım şehridir”

Halk arasında ekonominin konuşulduğu sohbetlerde “Tarla ile koyun gerisi oyun” derlermiş.

Bu düşünceyle programı takip ettik.

Programın yöneticiliğini Genel Başkan Prof.Dr.Ahmet Davutoğlu yaptı.

Prof.Dr. Davutoğlu sürdürülebilir tarım için çiftçinin ürününden para kazanması gerektiğini, bunun için de alım fiyatının erken açıklanması ve desteklemelerin üretene verilmesi çağrısı yaptı.

Prof.Dr. Davutoğlu ayrıca toprakla uğraşan çiftçi yaşının giderek yükselmesinin tarımda diğer önemli sorun olduğuna da işaret etti.

Muhalefet hükümetin icraatını, hükümette muhalefetin tutarsızlığını eleştirir.

Bu hep böyle olmuştur.

Ama haklı eleştiri yapan, icraatlara mantıklı ve kabul gören projelerle destek veren muhalefette, hükümetler tarafından hep özlenmiştir.

‘Sürdürülebilir Tarım Üretimi Fiyat Politikası’ konulu program benim açımdan tam da böyle gerçekleşti.

Konyalıların yakından tanıdığı Şırnak Üniversitesi eski Rektörü Prof.Dr. Ali Akmaz da yaptığı sunumda tarımın geleceğine yönelik çok önemli bilgiler paylaştı.

Konyalıların tarım ve ekonomi ile ilgili söylediği “Tarla ile koyun gerisi oyun” diyerek sunumuna başladı.

Havza bazlı üretimin teşvik edilmesini, bölgeler ve ürünleri ile tek tek anlattı.

İç Anadolu Bölgesi gibi yağışı az olan yörelerde su tüketen ürünlerin çok az ekilmesi gerektiği üzerinde durdu. Eskiden olduğu gibi küçük baş hayvancılığın desteklenmesinin çiftçiye katkısını, madde- madde sıraladı.

Kaba yemle büyükbaş hayvan besiciliği yapılmasının karlı bir iş olmadığını da söyledi.

Ali Akmaz hocanın “koyun sürülerinin otlatıldığı araziye kimyasal katkılı gübre kullanılmaz” sözleri, ilk anda tarlalara atılacak kimyasal katkılı gübreden önemli oranda tasarruf yapılabilir düşüncesini akıllara getirdi.

Tarımla ilgili hazırlanan ve paylaşılan projeleri çiftçilerle birlikte dinledik. Toprakla birlikte olanlardan itiraz gelmedi.

Çiftçi yaşı, havza bazlı üretim ve üretene destek verilmesi bence çok önemli öneriler.

Onun için bizde köşemizden paylaştık.