Ladikli Ahmet Ağa ve Çalıbağ mevkii

Ladikli Ahmet Ağa ve Çalıbağ mevkii
Konya'dan Afyonkarahisar'a doğru giderken çevre yolu, Lâdik'in kenarından geçmekle birlikte, kasaba sol tarafta kalır. Ahmet Ağa'nın ziyaretçileri son yıllarda önce mezarını, daha sonra odasını ve en sonunda da Çalıbağ mevkii olarak bilinen mesirelik alana giderek ziyaretlerini tamamlarlar.

Bu alanın oluşumuyla ilgili Ahmet Ağa'nın torunu eserinde şunları söyler: "Dedem Lâdik'in güneyinde bulunan ve dağa yakın bir yer olan Çalıbağ'da çubuk dikip, bağ yapmak için çalışırken, Lâdiklilerden bazıları: -Bu kafayı oynattı gâliba, taşın kayanın içinde bağ mı olur? Orada ve etrafında su bile yok, diye dedikodu yapıyorlarmış. Bu durumu bilen dedem, kendisine ısrarla bunu neden yaptığını soran bir arkadaşına:

ladikli-ahmet-aga-ile-ilgili-kulturel-cesitlenme-5.jpg

-Benim maksadım buraya bağ yapmak falan değil. Bağı bahane edip yalnız kalmak için böyle yapıyorum. Esas maksadım hocamla burada rahatça buluşmak ve görüşmektir, demiştir." 26 Eylül 2014 tarihindeki derlemelerim esnasında Lâdik kasabasında yaşı itibariyle kasabada en ileri birkaç kişiden biri olan Ali Kaya ve eşi Halime Kaya ile yaptığımız görüşmede Çalıbağ ile ilgili şunları söylemişlerdir:

Halime Kaya: "Bôle bi bıtrak geldi, yâmadı, goyunlar susuz galınca, dört gişi bunlar, biri sen Gara Dayı, Bozgun Dede, Zabir Ata bunlar gazdılar. Ben azzık virdim." "Yevmiye 15 kuruşa gazdık. 10 metre. Amet Ağa gazdırdı." "Bakale guzum o guyunun olduğu çevre yirde Amet Ağa'nın iççik tarlası varımış.

Öte yanlarını, her yanını da meradan çevirmiş, evlatlarına da dimiş, oraların her yanı mera sakın üstünüze alacağız dimeyin dimiş." Parasını Şıh Amet Dede virdi. 10-15 gün sürdü. Bugün Hz. Hızır ile ilgili çeşitli anlatmalar halk arasında anlatılarak günümüze kadar gelmiştir. Bu esrarengiz kişi ile ilgili olarak çeşitli inanmaların oluşmasında Hz. Hızır'a atfedilen görevler ve insanlara karşı özellikle sıkıntılı durumlarda yardımı olmuştur.

"Tasavvufî telakkilerde Hızır'ın fonksiyonları:

a) Mistik yola kılavuzluk ve mürşidlik,

b) Kişileri velâyet mertebesine erdirme,

c) Tasavvufî gerçekleri ve sırları öğretme,

d) Gerçeğin meydana çıkmasına yardımcı olma

e) Felâketli ve güç durumlarda imdada yetişme;

Halk İnançlarına göre Hızır'ın Fonksiyonları:

a) Zor durumlarda ve felâketlerde yardımcılık,

b) İyileri mükâfatlandırıp kötüleri cezâlandırma,

c) Bereket ve bolluğa kavuşturma

d) Savaşlarda yardım etme" Derlemelerim ve önceki ziyaretlerimdeki gözlemlerime dayanarak şunları söyleyebilirim: Öncelikle Lâdik'in güney kısmının yukarısında bulunan bu alanda, Ahmet Ağa ile hocası olarak bilinen Hz. Hızır tarafından kazıldığına inanılan bir kuyu bulunmaktadır.

Son yıllarda buraya mescit yapılmış, çocuklar için oyun malzemeleri yerleştirilmiştir. Civardaki halkın ve ziyaretçilerin bazen ziyaret, bazen piknik için de geldiği bu mevkii, 8 Haziran anma gününde ve kandil günlerinde özel ziyaretçi alanı olarak dikkatleri çekmektedir.

Buranın âdeta halk arasında kutsallaştırılmasının temelinde yukarıda bahsettiğimiz Hz. Hızır ile birlikte kazılan kuyu ve Ahmet Ağa'nın özel mekânı olduğuna inanılmasındandır.

***

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) BİLDİRİ KİTABI

Sinan GÖNEN *

*Doç. Dr. Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi/Türk Halk Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi Başkanı, [email protected].

Kaynak:HABER MERKEZİ