Sarayönü ve çevresinde tespit edilen tanrılar ve tanrıçalar

Sarayönü ve çevresinde tespit edilen tanrılar ve tanrıçalar
Antik epigrafik malzemeler ışığında sarayönü çevresinin sosyo-kültürel durumu (2)

Sarayönü ve çevresinde tespit edebildiğimiz tanrı ve tanrıçalar bölgenin inancı üzerinde önemli bilgiler sağlamaktadır.

Doğu Phrygia’da yer alan Sarayönü’nün Eskiçağdaki dini yaşantısını ve görüşünü Phryg tanrıları ve Grek tanrı(ça)ları şekillendirmiştir.

Anadolu’nun değişik coğrafyalarında farklı adlarla tapınım gören Kybele bu bölgede Zizimene adı ile karşımıza çıkmaktadır. Yine Kybele’nin sevgilisi olarak bilinen Attis ve Ay Tanrısı Men de Sarayönü’nün Phryg kökenlerini ve bu kültüre ait dini inançları göstermektedir.

Bölgede tespit edilen Grek tanrı ve tanrıçaları da burada oldukça etkili bir Grek kültürünün oluştuğunun bir göstergesidir. Bu tanrı(ça)ların varlığı ve etkilerini uzun süre göstermelerinde Roma yönetiminin de bir katkısı olmuştur.

Çünkü Roma İmparatorluğu Hıristiyanlıkla mücadele ettiği sırada bölgede çok kuvvetli olan Paganizmden istifade ederek yeni dinin yayılmasını engellemeye çalışmıştır.

Sarayönü ve çevresinde tespit edilebilen tanrı(ça)lar ve özellikleri aşağıdaki gibidir:

Meter theon Zizimmene: Phryglerin dini yaşantısında taptıkları en büyük ilahi varlık “Matar” Anne’dir. Greklerin Kybele adını verdikleri bu tanrıça Phrygler tarafından “Kubilaya” olarak bilinmekteydi.

Sadece belirli bir sosyal sınıf tarafından değil tüm halk tarafından tapınılan ana tanrıça insanlarını korur ve onlara fayda sağlardı. Ramsay Anne Zizimene’nin Ana Tanrıça Kybele’nin yerel bir tahayyülü olduğunu düşünmüştür.

Bu tanrıçanın ismi Iconium, Zizima ve Laodiceia’da bulunan yazıtlarda geçmektedir ve bu çevrenin en önemli ilahi varlığı olmakla birlikte ayrıca bu tanrıça Ikonium’da Latince bir isim olan Minerva Zizimene adı ile de tapınım görmüştür.

Ramsay’a göre Iconium’un tanrıçası Anne Zizimene”dir ve Zizima da bu tanrıçanın ikametgâhıdır. Sızma adının Zizima’dan gelmesi Anne Zizimene’ye ait bir tapınağın burada olabileceği ihtimalini doğurmuş ve Robinson Sızma’da bu tapınağı bulabilmek için kazılar yapmıştır.

Ancak yapılan tüm araştırma ve kazılara rağmen Sızma’da Anne Zizimene’ye ait olabilecek bir kutsal alan bulunamamıştır. Zizima’da yapılan madencilik faaliyetlerinin Laodiceia’dan yönetilmiş olması Anne Zizimene’ye ait tapınağın da Laodiceia’da veya ona yakın bir yerde olabileceği ihtimalini doğurmaktadır.

Nitekim bölgede 1997 yılında yüzey araştırmaları yapan Bahar ve ekibi Ladik’in batısında yer alan Bayramlı Dağı’nda bir açık hava tapınağı ve bu tapınakta görevli rahiplerin odaları olabilecek yapı kalıntıları ve bu tapınağın Anne Zizimene’ye ait olduğunu gösteren bir tanrıça heykelini in sütü vaziyette tespit etmiştir.

Bahar’ın bu tespitiyle beraber 20. YY’ın başından itibaren nerede olduğu bilinmeyen ve hep Sızma’da aranan Zizimene Tapınağı Ladik’e yerleştirilmiştir.

Ades, Hades: Hades, Kronos’un Zeus, Poseidon ile birlikte üç evladından birisidir ve yer altı dünyasının hakimidir, adını “görünmeyen” anlamına gelen “Aides”den almaktadır. Hades’e bölgedeki tapınım Yunak çevresinde görülmektedir.

Athena: Athena, Grek dünyasının savaş tanrıçasıdır. Şehirlerin koruyucu, bilgeliğin tanrıçası olarak da bilinmektedir.

Athena genellikle elindeki kalkan ve mızrakla beraber ya ayakta dururken ya da silahsız olarak oturur vaziyette tasvir edilmektedir. Sarayönü’nün kuzeyinde Kürduşak ve Sinanlı’da Athena’ya tapınımı gösteren yazıtlar bulunmuştur.

Artemis: Artemis, Leto ve Zeus’un kızı, Apollo’nun ikizidir. Bakiredir. Doğumun tanrıçası olduğu için kadınların, genç yaratıkların koruyucusudur. Artemis aynı zamanda hayvanların ve bitkilerin de tanrıçasıdır. Artemis adı Sinanlı’da bulunan bir yazıtta geçmektedir.

Attis: Attis Kybele’nin hadım edilmiş sevgilisiydi ve Phrygia’da tapınılan tanrılardan birisiydi. Bu tanrıyı Phrygia yazıtlarında mezarın koruyucusu olarak da görmekteyiz. Attis’in koruduğu bir mezar Soğukpınar’da tespit edilmiştir.

Zeus: Zeus, antik çağda Greklerin baş tanrısıdır. Anlam olarak “parlamak”, “parlak olan” anlamına gelen Zeus parlak-aydınlık gökyüzünün tanrısıdır.

Zeus adının geçtiği yazıtlar Sarayönü ve çevresi dışında Yunak, Ilgın ve Akşehir’de bulunmaktadır. Sarayönü ve çevresinde Megistos, Epikarpios ve Eukarpos epithetonları ile tapınım görmüştür.

“En büyük” anlamına gelen Megistos epithetonu ile tapınım gördüğünü Meydanlı’da bulunan bir yazıttan anlamaktayız. Epikarpios epithetonu ile Zeus’a, “mahsulleri büyüten” ve “meyveleri veren” bir tanrı olarak tapınılmıştır. Eukarpos da Zeus’un bölgede tapınım gören “iyi ekin”, “bereketli” gibi anlamları olan bir başka epithetonudur.

Herakles: Herakles2 tüm Grek kahramanlarının en büyüğüdür. Güç ve cesaretin simgesi olan Herakles Sarayönü ve çevresinde inanılan bir başka figürdür.

Men: Men, Batı Anadolu’da yaygın olarak tapınım görmüş bir Phryg Ay Tanrısı’dır. Görevleri tam olarak aydınlatılamasa da kötüleri cezalandırdığı, hastaları iyileştirdiği ve mezarları koruduğu bilinmektedir.

Askerleri koruyan, bereketi sağlayan ay tanrısı tek başına tapınılan bir tanrıdır. Strabon, Men’e ait iki tane tapınağından bahsetmektedir. Bunlardan birisi Yalvaç (Antiokheia)’ın doğusunda Karakuyu Tepesi’ndedir.

Diğer tapınak ise henüz tespit edilememiştir. Men, Sarayönü ve çevresinde coğrafi bir addan geldiği düşünülen “Askaenos” epithetonu ile de bilinmektedir.