SARAYÖNÜ YÖRESİ KÜLTÜRÜNDE SEREN "ÇINGIRAKLI KUYU" (2)

SARAYÖNÜ YÖRESİ KÜLTÜRÜNDE SEREN "ÇINGIRAKLI KUYU" (2)
Geçmişten günümüze "Sarayönü"SARAYÖNÜ YÖRESİ KÜLTÜRÜNDE SEREN "ÇINGIRAKLI KUYU" (2)

Tarihte seren

Seren düzeneğinin tarihi geçmişini kesin olarak tespit edememekle birlikte kaynaklardan yararlanarak olabildiğince eski tarihlere ulaşmak mümkündür. Orhun kitabelerinde "kuyu" anlamında "çat" biçiminde bir kelimeye rastlanması, aynı kelime Kaşgarlı'nın Divan'ında da geçmesi yine Divani Lügati't Türk incelendiğinde ‚kova‛, ‚kuyu‛ ve ‚su‛ vb. anlamına gelen kelimelerin varlığı da göstermektedir ki Türkler tarih sahnesine çıkışlarından itibaren su ve kuyu unsurlarını yaşam unsuru olmanın yanında kültürel bir varlık olarak da görmüşlerdir.

Bununla birlikte Divani Lügati't Türk en dikkat çekici olanı ipli kova anlamındaki uruklug (kova) terimidir. Bilindiği üzere ipli bir kova ile yüksek bir yerden daha aşağıda bulunan yer üstü veya yer altı kaynağındaki su yukarıya çekilebilir/çıkartılabilir. Bu yaklaşımdan hareketle kuyulardan su çekmek için o dönemde de seren ya da benzer bir düzeneğin Türk coğrafyasındaki varlığından söz edilebilir.

Kartal isimli 2011 yılı yapımı, Amerikan filminde‚ Seren düzeneği ile kuyudan su çıkarttığı bir sahne görülmektedir. Bu tür ‚dönem filmlerinin çekiminde, konunun geçtiği dönemin yaşam biçimi, giyim kuşamı, kullanılan araç, gereç, taşıt ve silahları ile makinelerine sadık kalınarak platform oluşturulduğu kabul edildiğinde M.S. 140 yılında İskoçya'da ve Roma kültüründe ‚Seren'in bulunduğu anlaşılmaktadır.

Yine 1960 yılı yapımı‚ Comenche Station isimli Amerika Birleşik Devletleri yapımı‚ Western türü filmin bir sahnesinde ‚Seren‛ düzeneği görülmektedir. Bu filme de dönem filmi tanımı ile yaklaşıldığında 1800'lü yıllarda Amerika Birleşik Devletlerinde de‚ Seren düzeneğinin kullanıldığını kabul etmek mümkündür.

Seren‛in Anadolu topraklarındaki tarihsel sürecini tespit etmek konusunda Matrakçı Nasuh'un Mecmû'-ı Menâzil (Nasûhü's-Silahi-Matrakçı), Beyân-ı Menâzil-i Sefer-i Irâkeyn-i Sultân Süleymân Hân isimli eseri (menzilname) önemli bir kaynaktır.

Bu menzilnamenin 15a numarasıyla ekli tam sayfa minyatüründe üç ayrı yerleşim yeri alt alta resmedilmiştir. Yine bu bölgedeki serenlerin o dönemde su kovasını çekmek için zincir kullanılması nedeniyle‚ Zincirlikuyu ismiyle bilindiği ve bu bölgenin de bu tür kuyuların çokluğu nedeniyle‚ Zincirli kuyu olarak isimlendirildiği de ihtimal dâhilindedir.

Osmanlı döneminde yayımlanan bir başka gazete de‚Seren‛in Eskişehir'deki varlığı tespit edilebilmektedir. Servet-i Fûnûn Gazetesi'nin 23 Eylül 1308 tarihinde yayımlanan 82'inci sayısının kapağında Eskişehir'e ait üç fotoğrafa yer verilmekte; bunlardan 3 numaralı fotoğrafta‚ Seren görülmektedir.

ngirakli-kuyular-1.jpg

Dünyada seren

Türkiye’nin Bulgaristan sınırındaki şehri Edirne’de yaşayan Bulgaristan göçmenlerinden yapılan derlemede‚ Seren'i bildikleri anlaşılmaktadır ki bu da göçten önce yaşadıkları Bulgaristan’da da bilindiği ve kullanıldığını ortaya koymaktadır. Türkmenistan’da başkent Aşkabat’tan Merv şehrine giden yolun geçtiği açık arazide de‚ Seren bulunmaktadır. Ukrayna’da Arnavut, Bulgar ve Gagauzların yaşadı Pesarabya (bugünMoldova) bölgesinde‚ Seren bulunmakta ve Pınar adıyla bilinmektedir. Yine

Odesa’nın Tatarpınar ilçesinde de‚ Pınar adıyla bilinen‚ Serenler mevcuttur. Gagauzlar genelde Ukrayna ve Moldova’da çorak bölgelerde yaşadıkları için suyu temin etmek ve elde tutmak kendileri için önemlidir ve yaşam biçimlerini şekillendirmektedir. Gagauzlar bir erkeğin hayatı boyunca üç şeyi yapması gerektiğine inanmaktadırlar. Bunlar; pınar kazmak (-ki içenler onu hatırlasın), ağaç dikmek ve ev yapmaktır. Bu gölgedeki serenler Türkiye’deki şekliyle birebir örtüşmektedirler. Günümüzde hemen hemen Gagauzların yaşadığı her köyde ve çevresindeki tarla ve bahçelerde‚ Pınar bulunmakta ise de zaman içerisinde elektrikle çalışan çeşmelere dönüştürülmektedirler.

***

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ YAYINLARI: 8

TARİH, KÜLTÜR, SANAT, TURİZM VE TARIM AÇISINDAN ULUSLARARASI SARAYÖNÜ SEMPOZYUMU (24-26 EKİM 2014 KONYA) BİLDİRİ KİTABI

Ergün VEREN * Hacettepe Üniversitesi, Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Yüksek Lisans Öğrencisi ([email protected])

Kaynak:HABER MERKEZİ