DEVLETİMİZE BORCUMUZDUR

Osmanlı-Rus Savaşı sonrasında Osmanlı İmparatorluğunun topraklarının üçte biri Rus işgaline uğramıştır.

Kıbrıs ta Ruslara gözdağı olsun diye İngilizler tarafından işgal edildi.

Oyuna bak.

Kurt puslu havası sever derler ya; tarihimizde bunları çok yaşadık.

Fırsat bu.

Fransa boş durur mu?

Osmanlı Sultanı Abdülaziz’e Fransız iki bankerin verdiği 500 bin altın borcun 1901 yılı Kasım ayına kadar ödenmemesi halinde Midilli adasına el koyduklarınıve de boşaltmayacaklarını iletirler.

Para ödenmediği takdirde Midilli adası da kayıp topraklar arasına girecek sınırlarımız bir adım geriye çekilecekti.

Tarih 1877-1878Saray da sıkıntılı günlerin yaşandığı dönemlerdi.Faizi ile birlikte 750 bin altına ulaşan borcun ödenememesi Sultanı huzursuz ediyordu.

Midilli adasının bu durumu fısıltı halinde konuşulmaya başlanmıştı.

Borç sorgulanıyor, nasıl ödeneceği konuşuluyordu.

Cihan Sultanı Abdülhamit Han’ın eşi Fatma Pesend hanım bir gün huzura çıkarak Sultan eşinin sıkıntısını paylaşmak ister ve şöyle der. “ Siz ve ben bir aileyiz. Ailede sıkıntılar da, mutluluklarda birlikte yaşanır. Ben devletimin sıkıntısına sebep olan paranın hiç değilse bir bölümünü verebilirim.”

Fatma Pesend hanım zengin bir ailenin kızıydı ve babasından yüklü miktarda miras kalmıştı.

Sultan Abdülhamit Han teklifi kabul etmez ve nasıl geri ödeyeceğini ima ederek, “ Çok gençsin. Önünde uzun yıllar var. Benim fazla bir miras bırakacak durumda olmadığımı iyi biliyorsun” diyerek teklifi nazikçe geri çevirmeye çalışıyordu.

Fatma Pesend hanımın “ Parayı geri isteyen kim. Bu devlete benim borcum yok mu? şeklindeki cevabı devlet söz konusu oldu mu bu milletin servetini nasıl feda edeceğini göstermiştir.

Cihan Sultanı parayı alır ve Fransızlarla pazarlık sonucu borcu 502 bin altına düşürerek öder.

Midilli geri alınmıştı.

Ama İngilizler Kıbrıs’ta hala işgalciler.

Kimse de bunu sorgulamıyor.

Bugünde değişen bir şey yok. Yerli ve milli sondaj gemilerimiz Akdeniz de bu milletin hakkını yedirmemek için arama yapıyor. Savaş gemilerimiz de onları korumak için bölgede bulunuyor.

Suriye de barış koridoru açarak akan kanın durmasını istiyoruz.

Ama dün olduğu gibi bugünde Müslüman milletin kanını emmek isteyenlerin hepsini tedirgin ediyoruz.

Sözde müttefikimiz ABD dahil Rumlarla işbirliği yapmak için hepsi sırada. Hatta Savunma işbirliği antlaşmaları yapmak için Yunanistan’a akın ediyorlar.

Dış borcumuz vardır.

İç borcumuz vardır.

Bunu fırsat olarak görmek isteyenlere bu millet devletinin ne bir bardak suyuna, ne de bir karış toprağına göz dikenlere serveti dahil, canını seve seve verdiğini göstermiştir.

Ancak ezelden beri Türk ve Müslüman düşmanları bunu hala anlayabilmiş değil herhalde.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ahmet TURAN Arşivi