Zeliha BÜYÜKCENGİZ

Zeliha BÜYÜKCENGİZ

TEMEL EĞİTİMİN TEMELİ İLK OKUMA VE YAZMADIR

Nasıl ki, çocuğun hayata başlaması için anne karnından dünyaya gelmesi gerekirken, öğrenim hayatının başlaması için de, ilk okuma ve yazmanın öğrenilmesi gerekir. İlk okuma yazma tüm eğitimin temelidir.

Okul öncesinde temelleri atılmaya başlayan ilk okuma yazma eğitimi, tüm yaşam boyu devam eden bir süreçtir. İlk okuma yazma eğitimine başlarken çocuğun ilgisini çekecek, onu güdüleyecek ve derse olan ilgisini arttıracak uygulamalar yapılmalıdır.

Bu nedenle öğretmenler çocukların birden fazla duyu organına hitap edecek, onların ilgisini çekecek materyaller kullanmalıdırlar.

Bu sayede daha kalıcı öğrenme sağlanır. İlk okuma yazma öğretim ve öğrenme süreci ne kadar etkili ve verimli olursa diğer derslerin temelleri de o kadar sağlam olur.

Bilginin hızla üretildiği, tüketildiği ve yaygınlaştığı bir çağda ve bilgi toplumu denilen bir toplumda yaşamaktayız. Bu süreçte birey ve toplumun geleceği; bilgiye ulaşmaya, bilgiyi kullanmaya ve bilgiyi üretmeye bağlıdır.

Bu durum nitelikli bir öğretim ile bunun temeli olan ilk okuma yazma öğretimini gerekli kılmaktadır. Nasıl ilkokul her şeyin temeli ise, ilk okuma yazma öğrenimi de öğrenmenin temelidir.

Okuma yazma, bireyin okulundaki ve sosyal hayatındaki başarısına ilaveten sahip olduğu potansiyelini geliştirmesini sağlayan son derece önemli bir alandır.[1]

İlk okuma yazma öğretimi, bireyin kendini gerçekleştirmesi, hayata hazırlanması, sosyal bir varlık olarak toplumla etkili iletişime geçebilmesi, var olan yazılı ve görsel materyalleri anlaması, kendini etkili bir şekilde yazılı ve sözlü olarak ifade edebilmesine imkân sağlayacak olan en temel ihtiyaçtır. [2]

İlk okuma ve yazma eğitiminin amaçlarını şu şekilde özetleyebiliriz.[3]

  1. Türkçe’ yi doğru ve etkili kullanmamızı sağlayan okuma, yazma, konuşma, dinleme, görsel okuma ve görsel sunu gibi temel becerileri kazandırarak, Türk dilini sevdirmek.
  2. Noktalama işaretleri ve kullanıldıkları yerleri kavratmak.
  3. Öğrencilerin sözlü anlatımını geliştirerek, yazılı anlatıma hazırlamak.
  4. Büyük ve küçük temel bitişik eğik harflerin yazılış şekillerini ve yönlerini kavratarak, yazı becerilerini geliştirmek.
  5. Seslerin doğru çıkarılışını; harf, hece, kelime, cümle ve metinlerin doğru okunuşunu öğreterek, çabuk ve anlamlı okumayı geliştirmek.
  6. Okuma yazma zevk ve alışkanlığını kazandırmak.
  7. Kelime hazinesini geliştirmek.
  8. Bildiği ve öğrendiği kelimeleri de kullanarak, düzeyine uygun bir hikaye, metin veya masalı anlama ve anlatma becerilerini kazandırmak.
  9. Okuma ve yazmayla ilgili araç-gereçleri doğru ve ekonomik bir şekilde kullanma becerilerini kazandırmak.
  10. Görseller üzerinde konuşturarak anlatım ve gözlem becerilerini kazandırmak ve geliştirmek.

Öğretmen bu amaçlara ulaşabilmek için, öğrencilere harfin sesini kendi ağzından çıkartarak, sesi öğrencilere tanıtmalı ve ilgili harfin sesini diğer harflerin seslerinden ayırt etmelerini sağlamalı, harfi önce parmakla havada, daha sonra ise, dört çizgili yazı defterlerine yazdırmalıdır.

Açık ve kapalı heceler oluşturma, heceleri birleştirme, heceleri birleştirirken ilgili harfin “Başta”, ”Ortada”, ”Sonda” kullanımını sağlamalı, heceleri birleştirerek kelimeler oluşturmalı, kelimeleri birleştirerek de “anlamlı cümle kurma” etkinliklerinde bulunmalıdır.

İşte ilk okuma ve yazma eğitimi uygulamaya dayalı bir eğitim olduğu için, mutlaka yüz yüze yapılması gerekir. Bu sebeple, pandemi döneminde bütün ülkede sadece ilkokulların birinci sınıfları yüz yüze öğretime açılmalı, diğer sınıflar ve diğer öğretim kademelerinde “Uzaktan Eğitim” uygulanmalıdır. İlkokulların birinci sınıflarında okuma ve yazma öğretiminde sınıf mevcutları 8-10 kişiye indirilmeli ve bütün ilkokul öğretmenleri okuma yazma öğretimi için görevlendirilmelidir.

Sınıflarda “Sosyal Mesafe Kuralına” uyularak maskeli bir şekilde bir gün ders, bir gün de dezenfekte çalışmaları yapılmalıdır. Öğrencilere, öğretmen nezaretinde teneffüs yaptırılmalı, teneffüslerde sosyal mesafe ve maske takma kuralına öğrencilerin uymaları sağlanmalıdır.

Yine öğrencilere “Sosyal Mesafe Kuralına” uyularak maskeli bir şekilde oyunlar oynatılmalı, beslenme saati kaldırılmalı, “su” haricinde öğrencilerin yiyecek ve içecek getirmeleri yasaklanmalıdır.

Öğrenciler sınıflarına alınırken, nöbetçi öğretmenlerin kontrolünde “Sosyal Mesafe Kuralına” uyularak maskeli bir şekilde alınmalıdırlar. Ayrıca öğrencilerin vücut ısıları sınıflara alınırken ölçülmeli, vücut ısısı yüksek olan öğrenciler ailelerine haber verilerek en yakın sağlık ocağına gönderilmelidir.

Öğrenci servisleri mutlaka kaldırılmalı, öğrencilerin velileri ile birlikte bireysel olarak okula gelmeleri sağlanmalıdır. Sınıflarda ilgili harfin sesi çıkartılırken maskeler çıkartılmalı, bunun dışında öğrencilerin maskeli durmaları sağlanmalı, maske takmanın ve sosyal mesafeye uymanın sağlığımız açısından önemi öğrencilerimize kavratılmalıdır.

[1] Yıldırım, N. Demirtaş, Z. (2008). “Öğrenci Görüşlerine Dayalı Sınıf Öğretmenliği Bölümü İlk Okuma ve Yazma Öğretimi Dersine İlişkin Bir Öneri.” Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 9(3): 681 -695.

[2] Bay, Y. (2008). Ses Temelli Cümle Yöntemiyle İlk okuma Yazma Öğretiminin Değerlendirilmesi (Ankara İli Örneği). (Yayımlanmamış Doktora Tezi). Gazi Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Ankara.

[3] Akyol, H. (2006). Türkçe İlk Okuma Yazma Öğretimi (5. Baskı). Ankara: Pegem A Yayıncılık.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Zeliha BÜYÜKCENGİZ Arşivi