SEVGİ

SEVGİ: Büyülü en güçlü bağ. Tek başına yetmez.

Üçlü sac ayağı. (SEVGİ, SAYGI, GÜVEN) Birbiriyle dost. İçimizdeki duygu deposunu geliştirmeliyiz.

SEVGİ: Ortamında sıkıntılar geçiyor.

En güçlü sevgi: ANNE SEVGİSİ.

Koşulsuz sevdiği için. Yıllar gözyaşı gibi kayıyor. Beklentilerimiz bize ulaşacak veya ulaşmayacak. Yine de umutlarla doluyuz. Huzurun adresini verenler olur sanki, onlara karşı içimizdeki saygı hissi daha çok uyanır.

YAĞMURLA YERYÜZÜ YAŞAM BULUYORSA, Huzur veren insanlarla yaşamak süper. Duygular, bakışlardan anlaşılır.

DÜNYA: SEVGİ koksun. İçimizi doldursun, parçalansın dağılsın, tüm yüreklere. Koşturmak, kendimizden kaçırıyor.

INSAN: Düşünmek, inanmak, sevmek için dünyadadır. Gülünce dünyada gülüyor. Yalnız ağlarız sessizce.

SEVGİ olmadan saygı, saygı olmadan sadakat olmuyor. Sadakat çökerse hepsi yıkılıyor. Sevmek, sevilene yapılan en güzel dua.

IÇTEN DUA: Ne yüreğiniz dertlensin, Ne de gözleriniz nemlensin. Beklentileriniz ya da, sizin için hayırlı ne varsa o olsun. Ödenen bedellerin acısı geçince, sevgiler de her şey gibi eskiyor. Eskitilmek İstenen sevgiye ne kadar yeni feda edilse değer.

INSANIN GÖNLÜNÜN İLACI: Hep akılda yürekte. Kavuşmak ümidiyle beklemek süper. Söylenen kırıcı kelimeler, uçurumu derinleştiriyor. Küslük, kuşak farkı, insanları olduğu gibi kabullenememe, modern topluma geçiş sancısı. Elde edinceye kadar motivasyon, ele geçirince, DEVELÜASYON olmak istemez insan.

Yanlış algı, farklı yorum, değişiverip sıyrılma, sonra da AHLAK ABİDESİ OLMAK, yakışmıyor. Nehir suları, denizde nasıl kayboluyorsa, AHLAKA menfaat karışırsa, o da öyle kayboluyor.

Yaşama nasıl baktığımız da çok önemli. Bazen: Kömür karası ortamda, yüreği beyaz tutup cesur ama, saygılı bir şekilde hislerimizi anlatmalıyız.

YANİ: İstenirse ve bilirsek, açık tutabilirsek, yüreğimizi yakalayabiliyoruz.

HER İNSAN: En çok sevgilisini, en iyi ailesini, en uzun da ANNESİNİ severmiş. Kollarımızla değil ama yüreğimizle, her şeyi kucaklayabiliriz. Başkasının çaldığı davul sesiyle uyanmayız.

Twmbelin yaşamda izi belirsiz. RİSK almadan başarıya ulaşılmıyor. Her yeni adımda bitmeyen gelince, aklı götüren duygu okyanusu oluyorsun.

DOĞAYA GÖRE: Tüm insanlar bir. Ama pratikte, kariyerde ayrı. Doğruyu yapmaktan korkuluyor. Çevre ne der?.......Hatasını düzeltmediği gibi, en büyük hatayı yapıyor. Her zaman çözmemiz gereken problemler olacak elbette.. Tüm insanların davranışları, kendi çıkarlarını korumaya yöneliktir.

BİLİMSEL DOĞRULAR: Sürekli değişiyor. Kültürümüzü koruyarak, ön yargıdan arınmış, tarafsız, objektif olmalı.

YAŞAM: Çok kısa. Sahip olmaya çalıştıklarımız kadar, kaymasına izin verdiklerimizden de sorumluyuz. EMPATİ: Her zaman hepimizin ihtiyaç duyduğu bir yetenek.

ZEKA DÜZEYİNİN: Başarıya etkisi gerçek. Karşımızdakini anlamak, önemsemek, toplumu tutan, GÖRÜNMEZ GÜÇTÜR.

1):Sesleniş,

2):Uyum,

3):Hak yememe,

4):Empati,

5):Biraz delilik,

6):Baskın yeteneği bulma,

7):Ruhsal farkındalık,

8):Sorunun değil,çözümün parçası olma,

9):Gülümseme,

10):Bilgi çok rahatlatır.

GÖNÜL DOSTLARIM: Allah’ım su gibi akışkan, bazen elmas kadar sert, bazen esnek, bazen boşlukta, bazen duygusuz uyanışları bencilce isteyen, AMA: Yine de deride doku ve sinir uçlarını uyandıran tertemiz MERHABA diyerek, SEVGİYLE BAKARAK, küçücük dokunuşlar süperdir.

SAYGILARIMLA

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mebruke BİCAN Arşivi